Avuçlarımdaki kızıl közüm....!!!
Sorma ne haldeyim,
Soracağın,da yok bilirim...
İşim sen gücüm sen bildiğin en güzel şey sen,
Bıraktıklarını yaşatmakla meşgulüm,
Sana can vereyim derken dört bir yana dağılmışım
Kanamış yüreğim yıllarca farkına varamamışım ...
Yaşam seni almasın benden derken...
Ardımdan binlerce dargın bırakmışım,



Avuçlarımdaki kızıl közüm....!!!
Sorma ne haldeyim,
Soracağın,da yok bilirim...
Hiç büyümedim ben senin acılarının içinde..
Şöyle bir ,ben benim diyemedim
Olgunlaşıp,ta bir kendime gelemedim,
Hala bana bıraktığın hasretin peşinde koşuyorum..
Benden gittiğini kabüllenemedim,
Hala gökyüzündeki yıldızlara sen diye gülümsüyorum..
Hala doğan güneşi sen diye seviyorum.
Bir aklımı başıma toplayamıyorum...
İki cihan kadar uzaksın bana..
Gel gör,ki seni kaşla gözüm arasındasın sanıyorum..



Avuçlarımdaki kızıl közüm....!!!
Sorma ne haldeyim,
Soracağın,da yok bilirim...
Seni kanatlarımın altında büyütmeye çalışıyorum..
Saçlarıma kar tanelerinin en akı düşmüş göremiyorum
Bedenim talan malan olmuş..
Ömür tükenmiş canda azraile bir arpa boyu kalmış,
Ben hala sen diyorum..
İçimdeki sızılar mapushane duvarlarının katılığına dönmüş..
Ben hala bir ümit sana yeşeriyorum..
Rüyalarım hani olmuş beni terkedip gideli..
Ben hala rüyalarıma sen misafiri bekliyorum..
Başıma düştükçe güz yağmurlarını ıslaklığı..
Gözümde olmayan yaşları sen sanıyorum..



Avuçlarımdaki kızıl közüm....!!!
Soracağın,da yok bilirim...
Bıraktığın şehre varlığım çok gelmeye başlamış,
Dönerde gelirsin diye, hala bu köhne şehre yaslanıyorum..
Azrailin ayak sesleri vurdukça ömrüme..
Ben seni ,geldin kapıya vuruyor sanıyorum,
Duvarlarımın her bir köşesi soğuklara bezenmiş..
Ben senin emanet sıcaklığınla hayatta kalmaya çalışıyorum
Düşmüş omuzlarım bedenimi gerisine..
Kalmamış dizlerde dermanım..
Gece karanlığı çökmüş göz bebeklerime..
Hala ayakta seni karşılamaya çalıyorum.

Avuçlarımdaki kızıl közüm....!!!

..................LESKÜY NARUT...................