4
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
2522
Okunma

sebepsiz gün ışıklarına el sallayıp duruyorum
ruhumun sır kapısını cennet çocuklarıydı aralayan
kalbimin sur çeperini dikenli teller sarmalamıştı
karanlık kozalardan devrim sabahlarına
özgürlüğe kaçıştı benimki
kısacık zamana mülteciydi ,kelebek ömrüm
ne zaman gemiler kıyılarıma vursa
akşamdan kalan ezgileri yolculukla meşgulum
cennet bahçesindeki aynalarda beni izledim
kim bu bendeki benler yabancım olmuş
yüzler var yüzümde , kırık dökük anıların
hüzün portreleri nicedir içimde bilmem neden?
çiğ düşmüş -gülleri ısıtıyor kalbimin yaralı kıyıları
güneşin ölgün ışıklarına ağlıyor üşüyen yaprak
çalıkkuşuna benzedim takıldı hayatım çalılara
yağıyor yağmur nehir çırpınıp pırpırlanmasın
kıyısındaki benler ben deyilim
çok uzaklardayım
birlikte yürümeyeceğiz bu yolları
yıdızlar boşluğuma kayar kararır gecelerim
özlemler ayrılıklar meskenı olmus kırık kalbimin
bülbül "aşk-kını ilan eder güle
gül -nazlı- gül umursamaz
sehersiz sabahlarda ölümü tercih eder bülbül
dikenler bülbülün kalbini kanatır durur
bülbül gülden gelen dikenlere mutludur
parçasıdır gülün..
4/8/2014
nur🌺
5.0
100% (6)