0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
847
Okunma

bu şehirde yaman bir karanlığız seninle
dönen kendi yalnızlığının ekseninde
ıslak çocuk dudakları titrekliğinde
çirkin bir yalnızlığı emziriyor gecelerimiz
selamsız
vasıfsız
öyle de ıssız işte ...
ayrı şehirlerin aynı yıldızları altında illegal
boş eski limanlar
öldüresiye yalnızlık
yarım şarkıları savunuyor bu lanet radyolar
hiçbir güftede adın yok üstelik
üstelik ne düş varsa ötelenmiş başka seferlere
hiçbir sokakta sürtmemiş adımlarımız
yanyana gelmemiş iki öksüz adlarımız
ıslak ağaçlar kadar çıplak yağmurlara
hiçkimseyiz seninle
hiç yaşamamış
hiç bir bütün olmamış
yarım yamalak öyle
boş sayfalar kadar temiz günahlara alnımızın çatısı
iliklerimizde yaşanası bir hayatın son çatırtısı bu iklimler
kulaklarda tiz bir çığlık gibi
yırtıyoruz uyku arasında rüyalarımızı anlamsız
nü baharlar soyunuk çiçeklerinden
biz seninle hiçbirşeyden daha yavan
biz seninle aşktan geriye kalan
çekiyorum dumanını boğazımda patlatarak sigaramı
iyi olan ne varsa seriyorum üzerine
sen üşüme diye
ayazların gırtlağına yapışıyorum ateş edip de avuçlarımı sıkıyorum gebertircesine
sonra
silüetinde terkediyor gölgeden duvarlarımı
biz seninle acıyı öptürüyoruz kalbimize
ve
usulca çekiliyoruz suya hasret kıyılarımıza aleni
çok değil solmuşuz böyle çabucak
belki bir menekşe kokusu gibi
belkide bir kadeh kanyak sarhoşluğuna benzer
asılmışız ceplerimizden boşluğa
hangi hayalde denk düşeriz bilinmez
hangi sevaba gebedir hayaller
bilinmez
sen kendine iyi bak
bendeki senden daha iyi bak kor olup yakan gözlerine
aldırma bu hovarda başıboş sözlerime
ısırılmış kıyısından yakala da geceyi
ser hayalimi kuytuna
kansız biten her kavgada
biz olalım sessizce
mavzeri sen olan bu aşkın
faili ben olmuşum çok değil
biz seninle can çekişen bu aşkın
boğazını sıkmışız çok değil ...
...
5.0
100% (4)