Gözlerin diyorum;
Şehrimin kirpik uçlarının bana uzanan armağanı
Saçların, tutamından çaldığım umut peruğum
Gözlerimin içindeki parıltıyı görüyor musun?
Aşk sabahından sabahlığını çaldım
Üstüme giymekle kalmadım
O küçük kızı seninle bıraktım.

Büyüdüm, büyüdüm, çok büyüdüm
Aşk dumanı tütüyor
Öğlen gülüşlerini aldım
Yanımda olmadığın zaman gülüşün gülüşümün sebebi olsun.

Kalbin diyorum, beni nasıl da güzel seviyor!
Sevilmek nasıl bir şey deseler;
Onda yaşayan sevgi bende can buluyorsa
’İşte bu!’ derim.
Aşkımız tek yumurta ikizlerinin talihine gülücük saçtı
Bu kadar mı benzer ömürlük sevda durağı?

Sende uyuyorum sevgilim
Gözlerimi sende açtım
Bana artık gün aydı!
Gözlerimdeki yaşları sevincimin imzası say
Sonsuz, sevinç dolu imza atıyor gözlerim
Bana bu kadar mı âşıksın?
Sol yanına öyle bir düştüm ki
Bir başka koltuğa oturup dinlenmek bile mümkün değil
Evim, koltuğum, yatağım tek senin kalbin...
Seni öyle bir seviyorum ki
Seni bana yollayan rabbime minnettarım
Cennetten gülüşün gelmiş, hoş gelmiş baharım
Sevda beşiğinde sallanıyor armağanımız
Aşka bir isim verelim, o bizim için, ikimize doğdu

Aşka bir isim verelim
Yalnızca bizim bildiğimiz
Yalnızca bizde olan
Yalnızca bizim olan...
’Can’ olsun mu adı?
Candan, senden, benden gelen...

Canımız canımıza armağan olsun
Haydi sevgilim, sallayalım beşiğimizde
Gökten kalpler düşüyor ikimiz için
Kırmızı bir gül gibi kokuyorsun şimdi
Sarı gülün ayrılığını hissetmem teninde
Yaşayalım bizi, aşk yolundan yoluma çıkan
Sonsuzluk falım...

Bir yâr var ki
Masallardan kopup gerçek olmuş
Fısıltıları en güzel melodim olmuş
Kalbim yalnızca onun için atıyormuş
Bir yâr var ki
Uyandığımda kokusu en gerçek baharım olmuş
Papatya fallarından mı kopup geldin?
Sahi, gülüşün kaç bahar ederdi
Sesin kaç temmuz?
Hislerin kaç mevsim?
Sen bana armağan olarak mı geldin?
Şüphesiz ki sen bana ben olmak için geldin
‘Sen’im artık sevgilim
Sana doğduysam, yalnızca sana çokum
Başkalarını tanımam
Görmem
Bilmem...

Seni sevmekten başka gerçek yok
Bizi sevmekten başka çare yok
Ellerin ne söylüyor şimdi?
El falından ömür falı çıkar mı?
Ömürlük çizginde yürüyorum
Düşersem, sol yanın beni kurtarır mı?
Gökten mutluluklar düşüyor
Başımıza talih kuşunun kardeşi kondu
Hayat bülbülü...
Dinle sevgilim, bu şarkıyı bizim için söylüyor
Sen bana çokken, ben sana az olabilir miyim?
Yalnızca sendeyim, bir başka iklim bilmem
Bir başka mevsim görmedim
Bir başka ses duymadım
Yalnızca sende müebbetteyim
Kelepçeli gözlerin hep böyle bakacaksa
Aşk uykumdan uyanmamak için bütün rüyalarımı başa sararım.

Dilâra AKSOY