benim elim dilim ve belimdi tüm hazinem; bil ki çok fazla derdim!
oysa senin kirli emelleri yer bitirirken atin; güç yetmez fitnelerine !



kerhen yanmaktır bu
Kaypak halleriyle yaşamın kaytarışında
kıyısından köşesinden kopartılansa bir parça ekmektir tek istek
oysa senin neme lazımcılıktı rolündü benimkisi de ne kadar ilgiyse
sen bir taraf bense diğer taraftık dev ile cüce misali
sen savurdukça denize beni yine getirir dalgalar kıyıya
git geleleri oynar senaryoların kurguları kedi ile fare ya
ya tam teslimiyet düşer size iblise
ya da şaha kalkar yürekler şehitliğe
ne duruyorsun
sıkıyorsa at bir adım ileri bakalım hadi!
can çekişmek çekişmekte bu hırlamak da neyin emaresi
gidişinde bile şekilli mi ölmek istersin yoksa sen

elbet ki
İyi yüreklerin artıklarına kalmıştı bahar
türkü türkü dalgalanırdı Anadolu memleket sevdasına
kükreyen edasıyla çıplaktı göğüsleri
Bayrak olup Vatana akıttılar kanlarını
diller lal beyinler çürümemişti o zamanlar
dönmelerin kıyıda köşedeydi başları başa geçmemişlerdi
her yerde memleket sevdalısı cana can dişe dişti
gül kokardı hala dört mevsim

türlü sebepleri vardı vatan toprağına olan tutkunun
buram buram aşk kokardı sevdaya yollanan mektuplar
uykuya mahkum edilmemişti düşünceler
ve hala söz senetti mertlik kokardı yağız delikanlılar
her şeyiyle hasretlik yanardı göğüslerde
gurbet pınarlarından içilirdi özlemler
ayaktan başa kadar yardım hisleri kaynardı yüreklerde
komşunun tavuğu namustu onlara kaz görünmezdi asla
insan gibi insan doluydu güzel memleketimde

açışta ellerimi yalvardım yaratana
gözlerimden akan günah damlaları artırdı ar ve edebimi
ve de yüreğimde yanan bu vatanın güneşini dirilttim
hürriyet adına ne varsa bin dokuz yüz yirmi üç ten önce biriktirdiğim
yakmak ve haykırma adına son nefesimden önce görev bildiğim
özümde ki tüm has duygularla geme getirdim haini
diz çökertirken bin pişmanlığın uçurumunda
zehir zakkum içirdim ervahına
ahvalimi çözerse ne ala boynumdan düşerken o en son kaypak

elbette ki;
zümrüdü andıracak Anadolu’mun mevsimleri
toprağından nice vatan sevdalıları fışkıracak
elbet dönmelerin döngüleri bir gün dönecek
hala derin bir umutla isterim geleceğimizi
ve sen’ ey bedbaht
yaptıklarının hep inadındasın hala
bu topraklar atamdan miras torunlarımıza da miras kalacak

sizde bizde iyi biliriz ki bu çatı bizlerin üstünde
ya yıkılırsa
İyi mi olacak son nefesi ihanetle vermek
sende iyi bilirsin ki “Vatan” kaçkınları ummazlar
vatan erleri kan gibi akarlar bayrak uğruna
bir gün o kirli kanın seni de boğacak elbette
ama görmedi hiç kimse vatana ihanet edenin güldüğünü
şimdi tam vakit bir pişmanlık sözünü doğurmanın
kadir gecesinde hepimiz
vuslat türer her kes kardeş olur bayram gecesin de
ve sancıları diner tüm yetimlerin
bağımsız olurken vatan millet bayrak olup şahlanır atimiz...



(18.07.2014) AZAP…