0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
913
Okunma

Sen hergün aşk için yanan !
Şimdi görebiliyor musun kirpiklerindeki külleri
Kalbindeki yorgunluk
Darma dağın bu hayatı
Hayatın tek darbeyle bir tecrübeye dönüştürdüğünü ..
Görüyor musun ?
Evrene sığdıramadığın kalbin
O lacivert hayallerin
Seviştiğin rüzgar
Papatya sarısı gülüşün
Tek yanlışla nasıl alt üst
Görüyor musun ?
Şimdi hayatın
Yelesiz bir aslan ancak
Kanatları olmayan bir kartalsın
İlginç olanda hala özgürsün
Ömrün kanarken çocuk !
Bileklerindeki kelepçeyle ..
Özgürsün
Gözlerinin eşsiz pırıltısı kayboldu
Sihirli ellerine ilk defa kemik parçası olarak baktın
Hiç düşünür müydün ?
Yorulmadan koşarken
Bir gül dikeninin kalbine batacağını
Ellerin varken
Kendi cennetini yakmak nasıl bir duygu ?
Kendi vücudunda yabancı
Kendi hayallerinde nasıl yetim kaldın böyle çocuk
Hepsi hayatın tek bir oyunu muydu yani ?
Hani şu tebessümünü bozamayan
Hani şu ellerini bağladığın hayat
Ne çabuk iplerini çözüp ince boynuna geçirdi
Eflatun tırnaklarını ..
Bir yangının sonu ruhun artık
Her taraftan çığlık sesleri
Gece olmadan sönen küller gibi nefesin
Son kokuyor her hücren
Aşık olduğun o yaşam düşmanın artık
Gözlerine ışık olan o hayal
Etrafında siyah bir duman artık
Alev alev yanan bir cennet
Tekrar yeşile bürünür mü ?
Sen bu saatten sonra
Temiz sokaklarda
Gül bahçelerinde kaybolsanda
Silinir mi kalbinden ?
Bu kül izleri çocuk ...