2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1945
Okunma
Bakıp dudaklarına bir mezar kazsan
Mor alfabeden yastık altı taşı olur mu?
Silip gittiğin maziden,
Yâda su döküp, suratına bakan olur mu?
Sahiden
Öğütüp su döktüğün taşın ardında durur değirmen
Hiç bilemezsin sebepleri
Deniz dalga olur
Rüzgar kahreden
Her yiğit dağında bir gün yorulur
Yorgunum yeğen...
Yorgun
Şimdi sorma bana,
Sular neden durgun.
Gün geldi mi kafan almaz
Dersin ki, Susun!
...
Her gördüğün eti yenmez kuşun
Belki de tek hesap sorduğun yağlı kurşun
Bedenin çelik gövde olsa ne yazar
Hayata dair konuşmak…
Tek suç’un
İşte böyle yeğen
İşte böyle...
Örsün üzerinde dövülmez insan
Hayatın tokadında aranmaz lisan
Gençlik çağın mevsimlerden nisan
Farımayı sorma...
Bekli de bitmiştir o mevsim
Kısılmıştır artık sesin
Çok soru sorma...
Muğlâkta kalır dövündüğün
Yaraya merhem olmaz övündüğün
Hani kuşluk vakti
Bak gözlerinle
Kör bir düğüm…
İşte böyle yeğen.
Böyle işte...
Hayata dair ilmik ilmik ördüğün.