18
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1817
Okunma
bilmek istemeyiz kan nasıl emilir,
gafletin koca memeli göğsünden.
yorduğunuzu size yorar
hissettiğimiz bizim deriz.
hiç mi hiç çekinmeyiz;
içinizdeki nükleer denemelerden;
savrulup duran pespaye partiküllerinizden…
sorarız elbette bir gün hesabını
can-ı gülüşenimize göz dikene;
-pir’in köpeklerine sunsan
yenmez o yüreklerden!-
değil mi ki gökten alıp koparmış
tutup cana katmışız devasa bulutları
değil mi ki gökyüzümüze safir
gördüğümüze tansık denir.
gözlerimizdeki mavi noktalar
biz diyenlerle bizimdir!..
gördük ki nice nice gemiler batarmış,
çaşıt hallerin böyle gel geçlerinde.
ki bizim soframızda hürriyet var, aşk var!
direnip direnip boyun eğmemek var!
böylesinin kasvet yüklü kasketine!
-sorun şimdi kimin yetimidir ayrılık, gayrılık,
kime şehvet olur o ayrık’sı çenelerde-
rotamız şiir bizim, öğüttüğümüz can!
un ufak mısır koçanı aşk dediğimiz;
sürüye katılmayışın lanetli değirmeninde…
Hidayet DAL/Can Sokağı Lambaları