her satırı nakış nakış işlenen şiirinizle ilgili söyleyecek birçok güzel sözden dilimin döndüğü, aklımın erdiği ifadelerle; yürek akmış kalemde, kalem ki karar kılmış doğruda, hal bulmuş hayatın içinde, resim çizmiş kelimeleri aracı kılarak, ne mutlu bize ki, okumak nasip olmuş ve anlamaya azimli duruşlar için ışık olmuş... Teşekkürler diyorum... Bize yolu ve yolculukları hatırlatacak nice şiirlerinizi bekliyorum...

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür!

*******demek okumaya fırsat bulamadıklarımda var ve çok şeyler kaçırdığım belli.
kutlarım.cah kardeşim.Allah dercelerini yüceltsin.************************************

...
Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!
...

Yüreğinize sağlık üstadım. Selam, saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Rabbime emanet olunuz.

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür!

Hem rûhumla, hemi tende, Elif, Lam’ı, Cim’de şükür,
Şükr çileye, "OLMAK" varsa, hem de şükür, hem de şükür!
+
Allahım bizleri Her zaman Şükürlü kullarından eylesin üstadım. Yüreğine sağlık

Saygılarımla
Nizamettin Uca

Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!

Ozan İlo rahmet için, zahmet gerek şükür ile,
Heyben dolu malayani, kıyl-u kaal sarma dile!

Tebrikler Üstad...
Harika bir eser...Her zamanki gibi.
Selam ve muhabbetlerimle hemşehrim.

AH KALIR (TuTKu)

Gelenler göçer elbet, her günse, düne meyil,
Yok ne bir an evvele, ne bir sonraya kefil,
Şan, şöhret, olsun dünya senin, hanaysa mehil,
Senden arda eser, ya kül kalır, ya ah kalır.

Alınma gönül, dünyanın sahtekar haline,
Güvenme dur! Malına, aldanıp ta mülküne,
Ne varsa sana ait, bir gün gelir, telkine,
Nice sefa sürsen, her şeyin ardı, bir kül kalır.

Cihanı gez dolaş, kalmasın basılmadık yer,
Her tattan, tat çıkar, sıkılmış limon et ister,
Dibine ersen de her zevkin, doysan boş, ne der,
Ayyaşın halı de! Yarını ah, son kül kalır.

Onca gelen göçtü, handa göster, daim var mı,
Ömür kıldan ince, bedenin umuruna mı,
Ölüm iken aleni, bu körlük uykundan mı,
Ölüm gel der zamansız, en son ah! Vah! kül kalır.

Tarih : 11 / 05 / 2003

Kaleminiz, kelamınız daim olsun Can OZAN..Yüreğinizi saygıyla selamlıyorum

BENDE GİTMELİYİM (TuTKu)

Gideceğim er geç, adım gibi bilmekteyim,
Kim bile, son nerde, ne şekilde öleceğim,
Haddi var hesabı yok, hana gelip gidenin,
Nice giden eş dost gibi, bende gitmeliyim.

Gelip geçen her şey bir an, bir ansa mühletim,
Var benimde ebet, öteden çok bekleyenim,
Ne ana, ne yar, ne kardeş umursamaz gibi,
Her şeyden kaçarcasına, bende gitmeliyim.

Ecel ki, ne der genç, ne yaşlı, ne sen dur beyim,
Farkına vardım da, geç, geçivermiş her demim,
Tutmuyor el ayak, iki kat bükülmüş belim,
Çıkmamış candan, el ayak çekmiş bu hal beyim.

Ne elde senet var, ne belli ahrette yerim,
Kahrediyor beni, sonumu düşünmeyişim,
Kendimi zamanın akışına terk edişim,
Ne diye, ne yüzle bey, günümü gün etmişim.

Tarih :11/08/2001

BENDE GİTMELİYİM (TuTKu)

Gideceğim er geç, adım gibi bilmekteyim,
Kim bile, son nerde, ne şekilde öleceğim,
Haddi var hesabı yok, hana gelip gidenin,
Nice giden eş dost gibi, bende gitmeliyim.

Gelip geçen her şey bir an, bir ansa mühletim,
Var benimde ebet, öteden çok bekleyenim,
Ne ana, ne yar, ne kardeş umursamaz gibi,
Her şeyden kaçarcasına, bende gitmeliyim.

Ecel ki, ne der genç, ne yaşlı, ne sen dur beyim,
Farkına vardım da, geç, geçivermiş her demim,
Tutmuyor el ayak, iki kat bükülmüş belim,
Çıkmamış candan, el ayak çekmiş bu hal beyim.

Ne elde senet var, ne belli ahrette yerim,
Kahrediyor beni, sonumu düşünmeyişim,
Kendimi zamanın akışına terk edişim,
Ne diye, ne yüzle bey, günümü gün etmişim.

Tarih :11/08/2001

BİN YIL DA VER NEDİR (TuTKu)

Ejderha ol kar etmez, kimden kim ol, yutar zaman,
En yüce dağ zırhın olsun, delinir sağın solun,
Sızlanma hiç yürek, ne içten, ne usuldan, usul,
En son ki ah boşa, soğur ten, el ayaksa buzul.

İster şah ol, ister vezir, ecele kimmiş tesir,
Aleme nam salmış ol, zindanda say kendin esir,
Dövünme hiç yürek, ne diz, yaşamınsa elde rezil,
En son ki hay boşa, sen sussan, el ayaksa kefil.

Beden nazlan, dirensen ne nafile, ruhsa hazır,
Geçer gün, bin yıl ömür, sanma hal o güne hazır,
Ruh tene bakmaz, çekip gider, mezarın de hazır,
Azrail’se ruha göz dikmiş, bin yıl da ver nedir.
Yazan :Yavuz KORKMAZ
Tarih :11/02/2002

DERDİ ALLAH DİYE (TuTKu)

Güneş doğar, tekbir yerden, tektir, Allah diye,
Zaman işler, kalpte, nabız atar, Allah diye,
Rahmeti kuşatır, her zerreyi, O! Her yerde,
Peygamberin ümmeti nur, derdi, Allah diye.

Dünya döner, bir çırpıda, tektir Allah diye,
Gün dolar, gece başlar, dört demde, Allah diye,
Ruhları kuşatan O! Kati, O ki her yerde,
Mevla’na nın dönmesi nur, derdi, Allah diye.

Yağmur yağar, rahmeti der, tektir Allah diye,
Toprak coşar, bitki, böcek, her şey, Allah diye,
Alemi kuşatan, her kılık ne varsa yerde,
Enbiyanın yüzü ki nur, derdi, Allah diye.

Tarih : 20 / 02 / 2003

DÜŞÜNSEM (TuTKu)

An, an olur, içim sığmaz semaya,
Kah olur iğne ucu etmez, hal ya,
Günü, güne uymaz, bir halken dünya,
Delirmemek değil elde, düşünsem.

En açık delilsin, bütün alemde,
Her şeyde, bir kılık, izsin gelene,
Tefsire de sığmaz, hal ki var bende,
Çıldırmamak değil elde, düşünsem.

Nere sapsa yolum, durağı sende,
Düşenler kalkar, fırsat der, dar günde,
Başlar tohum olur, öz hal ki yerde,
Oynatmamak değil elde, düşünsem.

Dün den baktım, şu aleme, nedir ey!
Her huyluya verilmiş bir huy, bir hay!
Yarına tek ümit, değil mi? hayal,
Sapıtmamak değil elde, düşünsem.

Ademden bu yana, kimler getirdin,
Topraktan haldik, Hak der yer yitirdin,
Nere kadar bu yol, kimi getirdin,
Kaçırmamak değil elde, düşünsem.

Tarih : 01 / 01 / 2001

EY HAT (TuTKu)

Bugün, yarın dedim, hakkımdı aldım, ya çaldım,
Ne alnım secde gördü, ne dedim Hak, ne ahtım,
Havai soludum hepte, handa hiçe kaldım,
Ey hat! Dar vakte, çok hafif, tarttım, toru tapum.

Yaş yaş dedim, yaş yaş yedim, en son demim aldım,
Vaktim doldu, desen dünkü yaşım, demin aldım,
Haktan yolum saptı, çokta kul, ah tını aldım,
Ey hat, şahsım aldım, bitle tarttım, hiçti halım.

Gün bu gün dedim, doğru, yanlış yolumu aldım,
Post dedim, dost suçunu, sırtla, boynuma aldım,
Nice dost sırtına bindim, ya elinden aldım,
Ey hat! Cehennemi çoktan, ben koynuma aldım.

Var var dedim ey! anlık işim, yarına saldım,
Aklıma geldi işim, az işte, çok vakit aldım,
Ehli işimde ki, en bildiğime şaş kaldım,
Ey hat! Paydamı aldım, böldüm, kalmamış halım.

Tarih : 24 / 09 / 2002

EY HAT (TuTKu)

Bugün, yarın dedim, hakkımdı aldım, ya çaldım,
Ne alnım secde gördü, ne dedim Hak, ne ahtım,
Havai soludum hepte, handa hiçe kaldım,
Ey hat! Dar vakte, çok hafif, tarttım, toru tapum.

Yaş yaş dedim, yaş yaş yedim, en son demim aldım,
Vaktim doldu, desen dünkü yaşım, demin aldım,
Haktan yolum saptı, çokta kul, ah tını aldım,
Ey hat, şahsım aldım, bitle tarttım, hiçti halım.

Gün bu gün dedim, doğru, yanlış yolumu aldım,
Post dedim, dost suçunu, sırtla, boynuma aldım,
Nice dost sırtına bindim, ya elinden aldım,
Ey hat! Cehennemi çoktan, ben koynuma aldım.

Var var dedim ey! anlık işim, yarına saldım,
Aklıma geldi işim, az işte, çok vakit aldım,
Ehli işimde ki, en bildiğime şaş kaldım,
Ey hat! Paydamı aldım, böldüm, kalmamış halım.

Tarih : 24 / 09 / 2002

rahmet için zahmet gerek. tamam bizde zahmet ederiz üzülme
kutlarım
sevgiler

GELDİM BEN SANA

Yitirip de kendini, vursan dağlara,
Gölgendir sende kaypak, halinde sanma,
Her nere dönse yüzün, özün der sana,
Her halda bulda beni, gel der hep sana,

Dünyaya meyil etme, yok onda fayda,
Her gelen döner ebet, ezelin orda,
Aldığın her bir soluk, sualdir sonda,
Her nere baksa gözün, yönün der sana,

Şaşırsan da yolun, tövben af Allah a,
Kim olsan da ol, gel der, o ki Mevla’na,
Ne kul hakkı yiyen, ne şirk koşandan ol,
Her ne meyilden ol, sonun der Allah a.

Gelişin belli, gidişatın kendin bul,
Rahimdeyken halen, gör de bir pervaz bul,
Her halen şükürde, her anda tedbir ol,
Azrail demez ey kul, geldim ben sana.

Tarih : 19 / 05 / 2001

Bizler görünene değil görülmeyen o Rahmana secde ettik edeceğiz.

GÖRDÜM (TuTKu)

Günden güne, günahlarımızda bil! Hep artmakta,
Tek ecele doğru yolda, dur da yok, tek durakta,
Nicelerini gördüm, ağzı dolmuş toprakta,

Soyunmuş etler kemikten, siması kim belirsiz.
Kiminin mezarı cafcaflı, kimin ki tarifsiz.

İsimler gördüm, kim kimmiş, kim kimdir, altla üstü,
Pilsiz saat sanma ömrün, gel git hal, ayaküstü,
Ol denmiş gördüm anlık, emri baki, hep baş üstü,

Ecel demez bu yaşlı, bu daha genç, bu çok hasta,
Kimini yolda yakalar, kimini ki yatakta,

Anılırız belki yarın, varsa bizden birkaç iz,
Tek değil, baştan sona, her birimiz misafiriz.
En başta olur hüzün, birazcık ağıt, bizli söz,

Unutanlar gördüm, dünkü aşı neydi sor bilmez,
Sevdiğini gömeni gördüm, halim der, kul olmaz.

Tarih : 01 / 05 / 2001

''ŞÜPHESİZ HER CAN ÖLÜMÜ TADACAKTIR...''

GÜNDÜZ GECE (TuTKu)

Düşünsek bir özü, ince,
Ağlar idik, gündüz gece,
Uzağı göz, pus görünce,
Erir idi, içten içe.

Hana geldik, haldik hürce,
Vade kıldı, kıldan ince,
Gezip tozduk, günü günce,
Gel der ecel, yeter bunca,

Hali buldun, mal mülk bolca,
İstedi yen, taktın kanca,
Yolun vurdun, dik yamaca,
Yeter kul der, yeter bunca,

Tamah ettin, mala güce,
Dendin şahım, handa yüce,
Boynum kalın, şunun ince,
Göster daim, tüten baca.

Bugün gençsin, yarın amca,
Hal mi kalır, bunayınca,
Beden olur, sırtta tonca,
Çullanırsın, bir ağaca.

Nedir handa, bin işkence,
Tarif yetmez, akıl hece,
Ebedi dert, hiçtir hiçe,
Ahır vakti, sual ince.

Hayat senin, yaşa hürce,
Not tutulur, her hal ince,
Solun yavaş, sağın gürce,
Handan halin, günü günce.

Tarih : 21 / 10 / 2003

Her başlangıcın bir pimanlığı olacaktır ama çok ama az.TuTKu

HEYHAT (TuTKu)

Heyhat! Belimde büküldü, tek dişimde,
Aksadı ayağım, dünyalık işimde,
El ayak titrer, dışım afet biçimde,
Ya bugün, ya yarın, gel derse hakikat.

Heyhat! Kaşlar uzamış, gözler cıbıl ak,
Anadan üryan tenim, gözlerim çapak,
Dirhem de yok, azıcık dahi uyumak,
Son belli, zor solumak, gel der hakikat.

Heyhat! Saçım sakalım da kuşanmış ak,
Toz zerreden geçmez, sualde sorar Hak,
Gençlik elden gitti, geç yaşımsa aksak,
Bir hal, bir handan, sorulur tek hakikat.

Heyhat! Hasmımda yoruldu, buz hırsımda,
Elde güç ne takat kaldı, forsumda,
Gün elden gitti, bir ayaksa boşlukta,
Ha geldi, ha gelecek, asıl hakikat.

Tarih : 19 / 05 / 2000

KİM İÇİN (TuTKu)

Dilde zikir, kalpte yoksa din, iman,
İnançsız cüsseye, her şey de! Haram,
Kalpte, dilde tekbir, tespih tek kelam,
Bir sor! Enbiyanın yüzü nur! Niçin.

Aşk ki ne Şirin, boş bil, Leyla için,
Ne engel, kolay her şey kulluk için
Gül ile bülbüle, engelken diken,
Ferhat’ın dağ delmesi de dün için.

Mecnunu kavurdu çöl, bir gül için,
Aşkı için çölde, suyu, terk niçin,
Turnaya verilmiş, ölmek eş için,
Kimliksiz anda, ağlanır hal, niçin.

Yaşanmadan göster çözük tek bir sır,
Ne ki; İbrahim’in atıldığı kor,
Her şeyde bin bir iz, tek yol kul için,
Mevla’n anın dönmesi, sor! Kim için.

Son elçi, ben için, hepimiz için,
Yoludur tek, rahmeti sonsuz için,
Şah ol, fakir ol, ölümse can için,
Baş tasın aynı, son yol, sor! Kim için.

Tarih: 11 / 01 / 2002

NE ÇARE (TuTKu)

Göster zamana hilaf, ölüme başkaldıran,
Üç beş günlük handa, bilmem, kimi kimmiş tutan,
Doyursa şevk özün, göz alırcasına dolgun,
Ey zanlı, son durak toprak, ölüm var, ne çare.

Göster dünyaya hükmeden, daimî varolan,
Halinden ödün vermemiş, zerre yıpranmayan,
Olsa ahir zamana dek, hayda dolu dizgin,
Ey fani, son halin toprak, zaman su, ne çare.

Göster sonu bilen, sıra kimde, sonra kimin,
Her şey gönlünce hep, dünya kadar olsun evin,
Arzu neye duysan, yaşa hep, olma hiç bezgin,
Ey zanlı, son halin toprak, ondansın, ne çare.

Ruhunsa dinç, dışsa eski, ölümse bir kere.
Soyulur etler kemikten, ruhsa yolcu ah re,
Su hayattır demek gibi, kati vade ömre.
Ey kul, her derde varda, ölüme yok, ne çare.

Tarih : 26 / 05 / 2002

Dünya koca bir konak,
iki oda bir mutfak,
cennet cehennem odası bu
hal hatır bir bir sorulur mutlak...


OLMAZ OLMAZ DEME Olur da OLMAZ

Yolundu, çamurlara bata çıka,
Düşüncende dün, ahvalinde zekâ,
Korkun halinden, saparsam çıkmaza,
Olmaz; olmaz deme! Olur da olmaz.

Düştün, kalktın, takıldıkça ayağın,
Baktın ömrün geçmiş, tükenmiş halın,
Korkun ölümden, ölürsem hal yavan,
Olmaz; olmaz deme! Olur da Olmaz.

Gördün ömrüne talanmış, su zaman,
Az derine indin, oldun aklından,
Kanmam dünya desen, anlık aklından,
Olmaz; olmaz deme! Olur da olmaz.

Uzandın ölü gibi, say yerine,
Kendin sordun, kendin vardın haline,
Birde toprak attın, azcık üstüne,
Olmaz olmaz deme, olur da olmaz..

Dostun gömdün, hem de kendi elinle,
Döndün geldin, yüzleştin gafletinle,
Dedin er geç bende, dostum ölümle,
Olmaz olmaz deme olurda olmaz.

Şems-ü Kamer ışık saçar, âlemleri nûra boğar,
Meğer bâhtım kara imiş, bana kâmu zûlmet değer!
...
Yüreğine sağlık Hocam,muhteşem dersler okuttunuz kaleminizden...
esenlikle kalın...

İşte Lokman Hkim bulmuştu her derdin çaresi KUŞKUSUZ ÖLÜMDEDİR.

ÖLÜM ANI (TuTKu)
Beden kan revan içinde bir yanım yatalak
Uykuya hazır ten göz direnir dostmuş ırak
İçimde bir korku kapı çaldı ha çalacak
Musalla belki ranzam sabahta olmayacak.

Yol çekiyor ha gözler gözlerse bir yarım ay
Gelecek ecel diye gökte yıldızları say
Bekletme göze kapıyı bitti yıldız son ay
Kapıdan girmezsin bilirim kim umar saray.

Seslenip durma yaklaş az sesin çok derinden
Bu ritim ne yavaş kalbim sancıyor aniden
Bazı soluk sayıyor bir titriyor ki beden
Ranzam kırılıyor da duymaz kimse yalnız ben.

Biraz daha sabretsen bu son misafirliğim
Dur desende duramam bekleniyor bedenim
Sana ruhum talip toprağa da şu bedenim
Kaçacak halimde yok çaresiz elindeyim.

Zaten kulağım sağır dilim lal anlatamam
Kalbimin ritmi beynimde ses eden bin adam
Bedense soğumakta kararmakta gözlerim
Halde bir yılgınlık süngerle emilir beynim.

Biri olsa da elimi tutsa üşüyorum
Sonsuz bir boşluğun dibine dek düşüyorum
Tutun ellerimden ellerimden üşüyorum
Hana ait her şeyi ebedi boşuyorum.

TARİH:11 / 02 / 1999

''ŞÜPHESİZ HER CAN ÖLÜMÜ TADACAKTIR...''

SEN DE! (TuTKu)
Hakikat ararsan mehilsen hana hay boşa,
Geç bir kabirden pay et halin de öyle yaşa,
Sanma boyun ölçmez yer nam geçmez kazık taşa,
Şu göçene bak sen de ecel bakmış mı yaşa.

İster sağ ol hal de çolak şükret son de yaşa,
Geç bir tabip yolundan şükür et mal mülk boşa,
Mal değil olsa pamuk bir yük ki sonda başa,
Bak şu dertliye sen de hayat demiş mi yaşa.

Hakikat ararsan aşkta sevgide han, halda,
Hepsi boş yalan alnına yabancıysa secde,
Kim ki güzel kim ki çirkin boy post el kol kaşta,
Sen de her ölen dertli kaç ölen aynı yaşta.

Tarih : 19 / 05 / 2003

Yüreğine sağlık İlhami hocam...saygılar...

Tebrik etmek yetersiz takdir etmek lazım...
Sevgiyle Kalın...

Sevgili Ozanım;
Şiirinizi bende alkışlıyorum ve sizi tebrik ediyorum.Şiirinizdeki mana güzelliğinin yanında dikkatimi çeken
Bir şeye de değinmek istiyorum

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür! dizelerindeki gam,dem cemaat ve cem kelimelindeki d,e,m,c harrfleri ile

Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!

Dizelerinden "Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele! " dizesindeki e,l,s,n ve i harflerinin ortaya çıkardığı armoni ve ses güzelliği şiirinizin etkisini artırdığı gibi sanatsal yönünün de takdire şayan olduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca hem ses hem de mana itibariyle içine bir dünya sığdırılacak büyükllükte olan dizelerinizden ötürü tekrar tebrikler.

Yetenek + Emek+ çaba + sabır + bilgi birikimi = Şiir...

Elinize gönlünüze sağlık.
Benden de size muhabbetle....






rıfati tarafından 1/18/2008 2:07:46 PM zamanında düzenlenmiştir.

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür!

tebrikler...

MEHMET İM (TuTKu)

Kiminse Mehmet im elinde var sağlığı kaçık
Zinde olanınsa ya aklı kıt ne rızkı kısık
Nefsine kapılmış halin ahvalleri al açık
Çoğunun gözü handa ölürde göz hala açık.

Kimini desem boynu kalın kimininse ince
Namlının mezarı cafcaflı akıldaysa günce
Kiminin hali sıska gördüm bilekleri ince
Yüz mü Mehmet im kafa tası aynı kul ölünce.

Yokluk dert içe içte dertse hale bin işkence
Boş ver handa olmasın huzur son var ne güvence
Kimin günü belli! Kimin yüzü nur bak ölünce
Umutlanma hiç Mehmet im senden yaşlı görünce.

Yoklukla ölüm aynı taş dayanmaz ya bu güce
Kiminin başı önde kiminin başıysa yüce
Bazı kulun rızkı bağlı belki çoğunun gürce
Dayan dur sen Mehmet im toz kalır ruh göçünce.

Ölüm buya Mehmet im demez gündüz vakit gece
Senden arda kalan mezar taşında hece hece
Bir kuytu mezar ki yer dört yanı zifiri gece
Zamanı belirsiz ölüm alır gider sessizce.

Tarih : 19 / 07 / 2001

BUNA SEBEP Mİ BİLİRİM (TuTKu)

Güya haklı haksıza eşit hakmış denen lafta
Boynundaysa yafta kati tavır en ağır lafta
Gördüm suçluyla suçsuzun dosyası aynı rafta
Üst üste buyruk yazılmış çizilmiş çoktan hakta
Burada paso oynar tabirde boş her lakırdı.

Kanunlar açık dolması gereken cep bütçede
Üst üste çağrıl dur kanunlar yavaş bu ülkede
Hakim bey dert dinler ceza artar her bir celsede
Caydırıcı ya kanun denilse de hep belgede
Damdan salınanlar bilirim ismi kaç celsede.

Bir delil bulundu mu suçlusun kati ve kesin
Kurallar belli saf isen kanun der suç adresin
Anlat dur saatlerce en başa dön al nefesin
Sorgular bir hal ki sanırsın en son ki nefesin
Lakırdıya lüzum da yok belliyken son adresin.

Kime sor desin yargıya gölgen dahi düşmesin
Git gel yıllarca kütüğe düşmüşse ad adresin
Kararmış aleni ehli dahi anlamaz desin
Gündelik laftan öte kelimeler dizin dizin
Dersin temyizi yazanlara der onlar ne yesin.

Dev suçlar bilirim yükü hafif sırtsa destekte
Bit suçlar bilirim yükü ağır sırtı ezmekte
Aynı suçtan haklısı inde bazısı azade
Ondan bilirim yaştan kuru niye az kütükte
Ondan ya bilirim dürüst doğru niye ölmekte.

Suçluyla suçsuz alenidir damda gel gör de bak
Zanlıda kimi gamlı kimi hal ne diye şakrak
Haklı haksız damda gel de gör bu ceza nasıl hak
Onurundan uykusuzun gözleri kan ve çapak
Buna sebep mi bilirim güçsüz ve dürüst olmak.
13 / 06 / 2001

Marka oldu artık kaleminiz, okumadan geçemiyorum...

Tebriklerimle

tebrikler hakikate tercüman oldunuz..

Hem rûhumla, hemi tende, Elif, Lam’ı, Cim’de şükür,
Şükr çileye, "OLMAK" varsa, hem de şükür, hem de şükür!

anahtar kelimeler bunda gizli
üstadım yine konuşturmuşsunuz

Efendim, kelimeler yetersiz kalıyor bazan .
Zorlanıyorum yorum yapmakta.
İzin verirseniz mükemmel diyerek, saygılarımı sunayım kaleminize...
Saygıyla...

Sizi şiir yazmaya hele hele de bu tarz şiir yazmaya yeni başlayan arkadaşların sizi özellikle okumasını ŞİDDETLE öneriyorum...

YÜREKTEN ALKIŞLARIM

ÇİLEYE ŞÜKÜR GAMA ŞÜKÜR,DERDE ŞÜKÜR DERMANA ŞÜKÜR,NE GÜZEL,VERENİ BİLMEK ŞÜRETMEK,NARIN DA HPŞ NURUNDA HOŞ DEMEK,YÜREĞİNE SAĞLIK,YİNE VECİZ,YİNE BELİĞ.. SELAMLARIMLA..

Bu hızla sana yetişecek bir şair göremiyorum.Günde bir şiir yazıyosunuz.Tebrikler.Öyle sıradan şiirlerde olmuyor tabi bunlar etkili bir bütün içerisinde.Şaştım vallahi.

TuTKu

Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!
KALEMİNİZ DAİM OLSUN...

Eyvallah hocam

insan var oluş sebebini anlasa yeter
teşekkürederim Allah kaleminizie zeval vermesin


Kaleminiz daim olsun
Selam ve saygılarımla ozan fedai

çok çok güzeldi Hocam .Mest ettiniz bizleri

Dost isek dostun olmakla bir kez daha başım göge degdi,
Dost olamadıysak dostluk yolunda bir adım daha attım.
Saygıyla.

Kalemin kelamın daim olsun Ozanım

ŞÜKÜR ÜSTAT.ŞÜKÜR BİZİM YAŞAMA GAYEMİZ,HER ŞARTTA RABBİMİZİN EMRİNE AMADEYİZ.ALLAH YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN,KUTLUYORUM HİKMET DOLU DİZELERİNİ.....SEVGİ VE SAYGILARIMLA.....İBRAHİM KARAÇAY

Ozan İlo rahmet için, zahmet gerek şükür ile,
Heyben dolu malayani, kıyl-u kaal sarma dile!

KUTLUYORUM HOCAM SELAM VE SEVGİLERİMLE ÇOK HOŞ OLMUŞ BENİ YİNE DÜŞÜNDÜRÜYOR ANLAM MANA ÇÖZMEYE ÇALIŞIYORUM SAYGILARIMLA

Ozan İlo rahmet için, zahmet gerek şükür ile,
Heyben dolu malayani, kıyl-u kaal sarma dile

yuregine saglik ozanim
Selman KIRAZLI

Şükür demenin güzelliği şiirin anlamlı ders verici güzelliği kutlarım.
Allah razı olsun sizden Saygılarımla...

"Dem-i şâdlık" söylediler, amma dertle geçti çağlar,
Gâm-ı hicrân nâr’ı özüm, yakar duman gökler dağlar!

İhtizâza salar âhım, gökler saçın yolar ağlar,
Yağmaz aslâ cana felâh, yüreğime ateş sağlar!

Şems-ü Kamer ışık saçar, âlemleri nûra boğar,
Meğer bâhtım kara imiş, bana kâmu zûlmet değer!

Yarım asır geldi çattı, çile taam gün-ü gecem,
Zahmet yokluk tâlimdeyim, zorluk oldu daim hacem!

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür!

Hem rûhumla, hemi tende, Elif, Lam’ı, Cim’de şükür,
Şükr çileye, "OLMAK" varsa, hem de şükür, hem de şükür!

Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!

Ozan İlo rahmet için, zahmet gerek şükür ile,
Heyben dolu malayani, kıyl-u kaal sarma dile!

***
Bölmeye kıyamadım, çok değerli İlo'm gardaş.
Çünkü " malayani ve kıyl-u kaal" etmez benim gardaşım hiç bir şiirinde.
Harika bir şiir.
Feyz aldım; ders de almam gerek bu usta kalemden.
Tekrar okumaya gidiyorum şimdi, inşallah.

Taktirlerimi ve dualarımı bıraktım gardaşımın sayfasına.

Başarılarınız ve esenliğiniz daim olsun.
Saygımla sevgimle selamlar... Sultan Yürük

yüreğiniz dert görmesin üstad keyifle okudum

Üstadım Fuzuli'yi okumuş kadar büyük haz duydum..
Saygılarımla..

Hocam yüreğinize sağlık.
Tebrikler.

Saygılarımla...

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür!


eyvallah azizim kalemine, yüreğine sağlık...

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür!

Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!

YÜREĞİNİZE SAĞLIK HOCAM, SELAMLAR, SAYGILAR..

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür! Üstat tebrik ederim saygılarımla

Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!

Ozan İlo rahmet için, zahmet gerek şükür ile,
Heyben dolu malayani, kıyl-u kaal sarma dile!

Hocam güzel, derin ve manalı, tebrikler, saygılarımla...

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür!


Şükretmesini bilen yüreklere ne mutlu.Duyarlı yüreğiniz varolsun değerli ozan.Kutlarım

saygılarımla

Bahar

Gâmda şükür, dem de şükür, Cemeatte, Cem’de şükür,
Hemi "bun"da, hem elemde, cüzde şükür, tümde şükür!

Hem rûhumla, hemi tende, Elif, Lam’ı, Cim’de şükür,
Şükr çileye, "OLMAK" varsa, hem de şükür, hem de şükür!

Ozan'ım her beyiti şaheser olan esere tebrikler... Mübarek Cuma akşamına yakıştı... Selamlar ve saygılar... Dua ile..

Hem rûhumla, hemi tende, Elif, Lam’ı, Cim’de şükür,
Şükr çileye, "OLMAK" varsa, hem de şükür, hem de şükür!

feyz aldık çok şükür kamil olandan..var olun

Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!

möuhteva olarak bir hayli dolu güzel bir yürek çalışması meydana gelmiş tebrikler değerli gönül dostum haz aldım selamlarımla

Elinize ve yüreğinize sağlık Ozanın ,Rabbimiz sükrünüzü kemâle erdirsin,cümlemizi sükredenlerden eylesin,kaleminiz daim olsun,saygılarımla..Selamlar....

ferhan tarafından 1/17/2008 8:23:38 PM zamanında düzenlenmiştir.

Ozan İlo rahmet için, zahmet gerek şükür ile,
Heyben dolu malayani, kıyl-u kaal sarma dile!


kalbinize sağlık değerli büyüğüm... .

Bir adım var, bir kulaçtır Hakk ölçüsü sığın El’e,
Elin alsın, elin olsun, çerağ etsin seni ele!

yüreğinize sağlık hocam...
kaleminiz daim olsun...

sevgi ve saygılarımla
hilal.