1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1038
Okunma
bu gecede
dün gece gibi
her gece gibi
yine yokluğunu vuruyor zaman
ve ben yine girdaplarına dolanıp
yokluğunun dibine düşüyorum
denizler sürgün rüzgar sesimde
nefesim yanarken şiirler üşüyor
bırak
sızlasın ellerim
kavursun dudaklarımı meçhul besteler
yara bere
parça parça bir geceyim yine
ihtilal yaptığım düşlerimde
ateş böceklerim firarda
ve ben karanlığına sarıldıkça d/üşüyorum
çok ama çok uzaklardan
yine bir denizkızının hüzünlü şarkısı çınlatıyor kulaklarımı
bu şarkıda da yine kekremsi bir telaş dans ediyor dilimde
ay ışığı taramıyor artık dalgaların saçını
yakamozlar kaçışıyor mavinin derinliğinde
vurgun yemiş benliğimde
sahillerim kayıp
ben kayıp
bu gece de
dün gece gibi
her gece gibi
sensizliğimin kıyısına oturup hasretini topluyorum adım adım
iz taşıyan her acıya
yine diz çöküyorum içimde
yalnızlık vurdukça saatleri
saçlarından çalıntı kızıl şafaklar dolanır boynuma
ve şafaklarımın kuytusunda demlenir bekleyişlerim
ve gelmediğin her şafak
döşümde çöreklenmiş bir kurşun
içim uçurum
gözlerin gibi
sözlerin ise namluya sürülmüş mermi
ruhumu kundaklayan yokluğunda
kaç ölüm daha var içimde saymadım
sayamadım
tik tak
tik tak
saat bizi bizden çok olmuş geçeli
içim çok acıyor
boğazımda yutkunamadığım bir ölüm
haydi
ne duruyorsun
çek tetiği
vur artık
al artık sendeki beni
İlhan Aşıcı
5.0
100% (6)