2
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1165
Okunma
zifiri bir düşte ,
içime gömülmüş gölgeler
tuhaf bir ayak sesi
duvaksız bir alfabe
bir eski yüz
bir aynı
bir sahici
bir fi tarihi
bir Havva...bir Meryem
su katılmış yaşlar
ısırılmış elmalı ağaçlar
kadın dokunuşlu ahların,
dantel perdeleri
çivisi çıkmış çarmıhlar
mabet duvarlarlarında fal taşları
iki dudak arasındaki sessiz
ayrık otları
yerçekimsiz duygular
sarmaş girdaplar
iki kişilik bir ikindi
sonra...akşam
sonra kirlenmemiş bir günah
kıyılamamış kefaretler
flüt sesleri
Arkadia patikaları
bin kekikli zaman
közlenmiş çığlıklar
sonra Ekho...keçi Pan
sonra ...sonra....
şubat ikibinondört.suadiye
Demir Mutlugil
5.0
100% (9)
Cevap Yaz