14
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
1673
Okunma

Süsüne baksan artiz martiz
Dudaklar okkalı silikon dolmuş
Bir batman boya ama kafa matiz
Yarabbi şükür bu da kadınmış
Topuklar aya varmış fiyakalı
Bacaklar açılmış ,tren geçer raylı,raylı
Sanırsın jokey hatun bir de cakalı
Yarabbi şükür bu da kadınmış
Saçlar o ne bitli mi yoksa kaynak mı
İğrenirsin görünce yüzdeki irinlerle
Arı sokmuş gibi birde,kaymış, oynak mı
Yarabbi şükür bu da kadınmış
Emitasyon fışkırıyor çantada ,takıda
Abartıda varmış zirvedeki buzula
Ağdalı bir köylü konuşur o agız da
Yarabbi şükür bu da kadınmış
Ağzın açma susta kal bir şey sansınlar
Engel i angel okuyupta komik kal
Uzaktan bakıpta seni dolu sansınlar
Yarabbi şükür bu da kadınmış
Hadi sıkıldın ,kıskandın ver hava kendine
Taşıma suyla dönmez değirmenin unutma
Yoksa özünde olmuyor sen kandırma kendinide
Yarabbi şükür bu da kadınmış
Resim yapalım ,çekelim belki sanatçı olurum dersin
Kolaysa başla kendinden önce düzelt façandan
Şairliğe bulaş yazdır adamlara ,şiirden
Yarabbi şükür bu da kadınmış
Ah be ninnoşum ne çekti bu toplum senden!
...........................................................EMA
Her zaman diyorum ben şair değilim dostlarım.Şair olabilmek için çok yol gerekli.İç seslerim diyorum biliyorsunuz.Ama şunu gururla söyleyebilirim ki kimseden yardım almadan her yazdığım sesim,kendi emeğim,kendi denemem.Sevgilerimle..EMA
.............20-01-2014
DOST 67 YE TEŞEKKÜRLERİMLE BU ŞİİRİ İÇİN
Çok hoş çok şık yeme yanında yat
Buna alınmaz mı yatlar helikopter konforlu kat
Adeta kırmızı şarap, sarhoşoldum içmeden yarab
Bir enerjisi varki aman Allahım üçbin Wat
Mermaray yanında etmiş halt
Yaşar er kiş iniyetine ölümüne insan saltanat
Bir su yatağı eksik , birde dev vantilatör
İşte buna derim sanat
ŞİİRLERİN ŞAİRİ ELİF’İME TEŞEKKÜRLERİMLE
AYIKLA PİRİNCİN TAŞINI
Dün komşum, toptancılar pazarından, iki çuval pirinç almış
bilmem siz sever misin?
ama lafım size, biz çok severiz, pirinci
malum pilavdan tutun da yayla çorbasına kadar herşeyde kullanılır
Allah’ın nimeti, bu pirinç...! (laf aramızda bu pirinç şiir oluyor) --- zaten gerisini oku anlarsın :)))))
Eee komşuluk yaşıyor mu deyip, çaldı kapımı, bu sabah
malum hafta sonu,
gece de geç yatıyorum biraz
neyse, kalktım, açtım kapıyı
yardıma çağırdı
gittim bende, onunla beraber
ayıklı pirincin taşını olayı ...!
İlk çuvalın ağzını açtık, bir güzel döktük siniye
ama bir baktık ki, pirinç gözükmüyor
ahhh ...! Ahhh...!
bide iki çuval, düşünsenize halimizi
malum pirinçler çeşit çeşit
tosyo pirinci, trakya princi....
var da var....
hem zaten tüccar malına hiç kötü der mi?
Övmüş de övmüş tüccar
efendim
bir tane bile taş bulamazmış içinde alan
pilavı mı, oooo...
tane tane...!
öyle diyor ya komşum!
gülsek mi, ağlasak mı bilemedik halimize
Haticeye değil, neticeye bakarsak
bir tencere pilav yapımlık, pirinç çıkaramadık içinden...
Yok, arkadaşım yok!
insanlık can çekişiyor!
daha ölmedi....
hem ben sana daha önce demedim mi?
bakmadan, incelemeden, alınmaz bu nimet!
ilk önce bir denemelik, bir yapımlık alsaydın ya şunu...!
Kalktı masadan bir hışımla
başladı dönüp dolaşmaya
eline aldığı gibi ikinci çuvalı
doğru çöp tenekesine....
dur komşu dur!
ne yaptın sen....!
Şimdi ne alaka diyeceksiniz,
pirinç,taş, pilav, çorba, nimet, komşuluk
aslında bende tam olarak bilmiyorum
kesker alaka değil yani,
anlatmak istediğim
tam olarak, keskin bir alaka...
artık kimi keser bilmem...
biz savaşmayı da biliriz ama mertçe!
Şimdi efendim !
eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı
olayın gerçek boyutu bu!
aslında artık rağbette eskiye değil
zaten nur da kalmadı bir yerde
engine yavrum engine, rağbet güzelle zengine
işin özü,
ararsan!( ama :))))))
Hem zaten işin özüne de inmeye gerek yok
zaten yüzü güzel, bir de zengin
hele süsü, yok mu süsü, AHHH ahhh!
bakmaya doyamıyor, insan
haydi alalım seni oğlumuza gitsin!------ (al gülüm ver gülüm ..... :)))))
kırk gün, kırk gece düğün
erenler erdi muradına, biz çıkalım kerevetine
Hem sonra alet işler, el övünür
evde kalan kız dövünür, öyle değil mi?
sonra kim ne yapsın o kızı?
kız evde kalırsa adı, kavuk
hem her topalın bir kör alıcısı da vardır...!
unutmayalım.
Biraz süsleyelim
biraz makyaj, bir iki incik boncuk
az daha övelim
yazıktır, günahtır kalmasın evde,
satalım gitsin...!
Hem tüccarlıkta zor iş,
bir kere öveceksin malını
şöyle güzel, böyle güzel
sonra kim alır ki onu...?
övmeli ki; ederi artsın...
öyle değil mi?
Şimdi az bir mola,
kusura bakmayın ama bir şiir yazacağım:
’Dam üstünde saksağan, kaldır beni hoppacık
Bahçelerde maydonoz, gel bize bazı bazı
Doğalı yok arama, zaten her şey yapmacık
Sonbahar kış geçmeden, nasıl bulurum yazı’
Boşuna bakmayın...!
şiir olsun diye yazdım
damımın üstünde baca var.
zaten bende oturaklıyım.
doğalı aramaya da gerek yok.
yapmacık olmak en güzeli.
rağbet değil arkadaş, rahmet rahmet!
derya kuzusu bunlar.
yeni çıktı denizden.
gel, gel yetişen alıyor....!
parmaklarını da yersin....
Arkadaş sen bu akşam yemeği falan unut
hem ben eve gitmeliyim artık
pilav yapacağım!
Ayıkla pirincin taşını
ayıkla arkadaş...!
iyi seç bak, sonra taş yersin istemeden
taş dediğin dişi de kırar sonra, kalırsın dişsiz
pilav yaparsın akşama
ne me lazım
belki çorba olur
yayla çorbası
döktür...
ne varsa...!
Kolay gelsin!....:))))
ELİF KESKİN(KARABULUT).ŞİİRLERİN ŞAİRİ...
26.10.2013/ 16:30
5.0
100% (22)