4
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1640
Okunma

Her gece saatler zemberek kırar ben duyarım
Körpe bir çocuğun savunmasız çığlığı morarır dudaklarımda, ağlarım
Ayaklarımı taşıyan kaldırımlar gibi yorulur gözlerim
Derme çatma nefesime tutunurken
Ağıt yakan trenler geçer penceremin önünden
Tavanı çöker gezegenlerin tek tek
Yıldızlar kayar, bulutlar tutuşur
Gökyüzü yanar görürüm
Ay basar odamı, duvarlar kül döker
Dokunamam küllere korkarım
Eşgali belirsiz gölgeler düşer peşime kaçarım
Uzaklaşırım dünyadan
Kırlangıç kanatlarında göçerim bilmediğim bir ülkeye
Kapılar açılır yemyeşil
Buz gibi şelaleler dökülür avuçlarıma
Su kokar dudaklarım,görürüm
Meyveleri insan olan ağaçlar görürüm
Düş kelebekleri karşılar beni
Uzun koridorlardan dönemeçli yollardan geçerim sonra
Sonra gözlerim kapanır yüzüme ölürüm.
Nurcan TALAY
27.11.2013
Saat:01:26
5.0
100% (8)