Eski geçmiş günlerin
Acılarından hiç mi kalmadı içinde
Ruhları talan eden bir ağıt gibi
Doğulu-batılı dediler
Sağcı-solcu da örgütlediler
Alevi-Sünni de ayrıştırıp
Laik-laik olmaya da yaralayıp
En son Türk- Kürt’te bizi bitirdiler

Hiç sen kimseyi suçladın mı sebepsiz
Hiç kanayan bir yüreğe de tampon oldun mu?
Ciğerinden vurgun yemiş garibin
Eğer olamadıysan
İnsanlıktan kopuksun demektir
Yazıklar olsun sana
Hem de tüm ervahınla yazıklar olsun

Bir bana bak birde sana bak dost yüzlü şeytan
Kaç senelik yürek aşkımız var bizim
Nerdeyse on bir asır
Hiç seninle küstük mü veya kapıştık mı ki
Çanakkale de yemen de otuz ağustosta
Tek vücut değimliydik ki biz
Bu etnik bela başımıza gelene kadar
Sen sana ben kendi yüreğime yenildik

Aramıza sinek bile girmezdi oysa
Ne oldu da acılar üst üste geldi
Sakın ola daha fazla üzerime üzerime gelme
Ayrılır gider yüreğimiz kinle

Sadece sana yan(ar)dım
Sadece senle dolup da taştım
İçimin de içinin içinden
Senin dinin ırkın bana benimkinin de sana
Ne faydası veya zararı var
Benim içimde damlayan heves
Senden çıkıp gelen nefes kadar
Birlikte yaşayacak çok şeyimiz var

Yahudi oyununa düşüp durur insanlar
İzm’lerin o karanlık kuyusun da
Kuruyuşta kalacaksınız
Daha şimdiden ideolojik çatışmalardan
Şovenizmin kancık pençelerine mi sığınacaksınız

Türkiye’de kırk bin insan öldü yetmedi mi?
Ne kadar daha sıkılacak dişler
Daha ne kadar sıkılacak kahpe kurşunlar
Her kurşun kâr olup girer İsrail’in cebine
Onların vazgeçilmez aptalı biz miyiz?
Her kurşun da bir kardeşin
Her kurşun da vatan vurulur böğründen

Kutsal dinimize halel gelmiyor mu dostlar
Neden ki sadakatin tohumlarını çürütür dururuz
Güneşin doğuşunda mı ekildi bu kader bize
Yoksa Kâlü Belâ da mı?
Her bir kötü tohum da bir can telef olmuyor mu?

Allaha verdiğin sözden cayıp
Siyonizm’e mi çalışırsın
Tek “bir” den geldin ona döneceksin
Girince toprağa Kürt Türk diye mi hesap vereceksin
Cennet ve cehennemin
Her ırka göre bir kapısı mı var
Yoksa ameline göre mi dizileceksin
Unutma ki senin şeytanın varsa
Benim de yüceden yüce Allah’ım var


Bu ülke şimdi çok mu çok yorgun ve kırgın
Bu insanlar şimdi çok yılgın
Tüm şehir ilçe ve köyler ölüm sessizliğin de kana susamış
Durgun bir ıssızlık akar yüreklerde
Hayra alamet değil bütün bunlar
Bir gün yürekler patlayacakta
Kimin başın da hiçte bilinmez

Ya gök kubbe çökertilirse üstümüze
Bozkırlarıyla anavatanın
Kükreyerek halkım söker bendini elbet
Milyonlarca cana mal olacaksın ki
Gelince “o” anlar
Allah’a nasıl hesap vereceksin



Mutlak kaçıp da göçenler olacaktır “O” zamanlar
Ama nereye kimler bizi veya sizi kabul edecek ki…





(08.11.2013) AZAP…