1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1085
Okunma

dudaklarımı dilimi kanatırcasına
sensizliğe edilmiş her sözcük bin küfür oluyorda
yokluğun ısırıyor en acıyan yanımı
kanatıyor canımı...
bu köhne kasabanın göğü yarılsa
kızılca kıyamet bir tufan kopsa taş taş üstünde kalmasa
yıkılsa ...
yıkılsam asırlık içi boşalmış çınar misali
gövdesinde örselenmiş irice iki sessiz harf kalsın
sen ve ben...
boylu boyunca yerlere yeksan olsam
ve öylece ölsem...
bitip tükense sessizliğim
bitse sensizliğim ve ben bitip tükensem
son kez titreyip sönen üşüyen mum alevi gibi...
taş kaldırımlarım ruhuna sinmiş
ıslak titreyen sokkak köpeği yanlızlığında ölsem...
ücra bir kasaba sessizliğinde
fersiz cılız sokkak lambası ışığı gibi susarak ölüyorum ...
kabarmış kabına sığmayan bu deniz
eteklerinde papatyalar al yeşil gelincikleri solmuş bu koca dağ
bir baştan bir başa göğsüm gibi yırtılmış bu gökyüzü yıkılsın
başıma yıkılsın...
avuçlarıma sığınmış piç olmuş duaların
yetim kalmış aminleri göz yaşı sağnağına boğulsun ölsün...
kanatıyor işte dudaklarımı ardından boşluğuma
savurduğum küfürler...
Hasan ODABAŞI
5.0
100% (3)