Gidiyorum buruk bir sancı eşliğinde,
Biriktirdiğim yaralar isyanın eşiğinde,
Bitmek bilmez yollar büyüttüm kendimce,
Söylemek istediklerim vardı için için,
Bir sır gibi taze bir gelin gibi süsledim içimde...

Gidecekti bir gün o da,
Biliyordum hissimce,
Sevilmek anlaşılmıyordu,
Sevmek Tanrı’ya yalvarmak sessizce...

Kolu kanadı kırık,
Nedeni meçhul bir mağrur var içimde,
Ciğerlerim sökülür gizlice,
Ayaklarım yorgun bitap adım atar ince ince...

Ben neyin sevdasındayım diyor zihnimce,
Medet umdum edepsizden sahtekardan bu nece?
Yıprandı diyor hayallerin misli misli,
Geriye kaldı biseyler kalmadı değil,
Yaşadığın sevdaydı madem bu kırıntılar nice?

Yalvarmak vardı Tanrı’ya,
Kul yarvartır oldu kendine,
Bir dirhem etti halbuki o da,
Toprak olacaktı yaşıyordu sorgusuzca...

Bitsin diyordu bu yollar,
Malum herkesin bir evi ocağı var,
Yaşanır sevdalar aşklar,
Kur bir düzen diyor artık rüyalar...

Geldik ağladık,
Büyüdük hala ağlıyoruz,
Sancılar var susturamadık,
Hay derken rahattık,
Huy detirmediler,
Gittiler ağladık
Gittik ağlandık...

Gülmeye ramak kaladır ağlamak,
Düzene koymaya yakındır haykırmak,
Taze gelinlerin duvağında elemişler sahte düşleri,
Bu yollar sonsuza götürmez ne seni ne beni....