1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1688
Okunma

Temmuz ayında akrabalarımızdan Mustafa Çelik’in Dağınlıbölük yöresindeki bağ damında kayısı toplarken, dayımın oğlu Yusuf Erol ile birlikte Alaçayır’ın bu konumunu dile getiren bir şiir yazdık. Şiiri, 1983 yılında Haydaroğlu köyünün yanındaki derede traktörün devrilmesi sonucu ölen, İğdir köyünden (Aslen bizim köylü) Güşü Çavuş’a, Niyazi Demirtaş (Yazıhan 1950) ve Bayram Demirhan (Hekimhan 1964) tarafından yakılan ağıtın ezgisinden esinlenerek seslendirdik. Malatya’ya dönünceye kadar da birçok kez birlikte saz ile çalıp söyledik.
Devamını oku: ballikaya.webnode.com.tr/news/%e2%80%9ceskiden-%c3%a7atak-ile-ala%c3%a7ay%c4%b1r-aras%c4%b1-turkuydu%e2%80%a6%e2%80%9d/
Alaçayr’a vardım suları bitmiş
Çayır çimen solmuş dikenler bitmiş
Yaylaya konanlar nereye gitmiş
Gel’ele de benim gülüm gel’ele
Gel’ele de benim canım gel’ele
Alaçayr’a vardım kuzu melemez
Seslerim seslerim yârim ses vermez
Yaylam harap olmuş kimseler gelmez
Gel’ele de benim gülüm gel’ele
Gel’ele de benim canım gel’ele
Alaçayr’a vardım içim sızılar
Yüz evlik zamanı gönül arzular
Türküler söylerdi berici kızlar
Gel’ele de benim gülüm gel’ele
Gel’ele de benim canım gel’ele
Alaçayr’a vardım yurt viran kalmış
Bıngıldak çayırlar nasıl sararmış
Ne yılkısı kalmış ne yozu kalmış
Gel’ele de benim gülüm gel’ele
Gel’ele de benim canım gel’ele
Alaçayr’a vardım yurtları boştur
Gökyüzünde dönen alıcı kuştur
Çalma Âşık çalma gönlüm sarhoştur
Gel’ele de benim gülüm gel’ele
Gel’ele de benim canım gel’ele
Süleyman ÖZEROL
11 Aralık 1988 – Malatya
5.0
100% (1)