3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1314
Okunma
Güzün heybeti çökmüş kafenin ücra masasında
Sararmış yaprakların çiseleyen yağmurunda
Güneşi teslim ederken denizin gri sularına
Gözlerim ufkun yeşilden yoksun renk kokteylindeydi
Huzurun nefesini çekerken derinden
Sesinle sohbetin doyumsuzluğunda
Yankılanan sevinç kahkahaları mutluluğun adıydı
Manidar sorgu bakışlarına sahip gözlemcilerin heyeti
Farklı masalarda her açıdan gözetimdeydi
Mat dudakların kapalı kapılarından tek cümle sızmıyordu
Anlamsızlığın yüklendiği makyaj sürmüş sevginin yanılgısındaki çiftlerin
Bilinçaltında saklanan yalnızlıkları ortadaydı
Partnerlerinin gözlerinden firar eden bakışların hedefindeydim
Seni kıskanıyorlardı, bedenin yoktu, varlığın kafeyi doldurmuştu
Tek kişilik masamdan yükselen sevginin ham kokusu
Berrak duyguların esintisinde yayılıyordu
Daha yirmisinde çay getiren garsonun tebessümlü eli titriyordu
Gözlerden yansıyan, dilde söz alan bir kalbi ilk kez görüyordu
Heyecan çocuktu, sevgi zirveydi, mutluluk taşmıştı sesinle bir saat…
İZZETTİN AKYAPI
5.0
100% (4)