3
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1384
Okunma

üçbuçuk adım ötede
kalp atışlarım bekliyor, korkularla
bir ince çizginin diğer tarafında kaldı seviler
yumru olmuşken kursağımda dizilen mutluluk
dört tarafım senden ötürü yorgunluk...
bir sinema çıkışına saklanan çocuksu utangaçlıklar
ince çizginin bu tarafında bir sinemayı andırırlar
çocuk!..
sakın kanma bir gülücüğe hayatını kaldırırlar
ortadan,orta yerinden ve ortalıktan...
üç arşın bez biçin
mutfaktan bir cenaze çıkacak
gırtlağına kadar dünya dolu yada öyle bir şey işte..
yavrucak nasıl da severdi özlem yahnisini
kuruntu çorbasından zehirlenmiş dediler inanmadım ilk önce..
kalınca perdenin ardında açık pencere salanıyordu
gözlerim pencereden uzaklaşmış bir yabancı arıyordu...
sonra katil uşaktır diye şüpheli bakışları gördüm
herkesin kendisine masum elbisesi giydiğini de süzdüm
sonra dalmışım meğer kendimi hala sinemada buldum...
o vakitler seksenlerin başlarıydı
üçatarların oyuncakları çocukların baştacıydı..
devrankeşin birini kovaladık mı o bile eğlenirdi
yorgun yastıklar çileli başlarla neşelenirdi..
şimdilerde çay bardakla savaş halinde ekmek katık ayırdediyor
ayakkabı ayak beğenmiyor elbise adama değer biçiyor...
a dostlar kaldırın beni yanlışım varsa sakın düzeltmeyin
şu filme bir iki montajla beni de ekleyin
katil bendim diye bir itiraf edeceğim yoksa içim rahat etmez
cinayeti seyretmekle ortaklığım silinmez..
arkadan bir ses: ’delimisin o sadece bir film’
dedim ben de hayat sahnesinde bir aktör değilmiyim..
yanlız garip garip baktı giderken yabancı
galiba tanıdıktı siması ki giderken güldü acı acı...
5.0
100% (7)