Ayrılık ateşi yakar bağrımı
Kimse duymaz gurbet elde çağrımı
Yarabbi sen dindir yürek ağrımı.
Sabır lambam söndü yağım kalmadı.

Ağardı saçlarım,büküldü belim,
Yâr sıcak elini arıyor elim
Ya sen çık gel yada, çağır ben gelim
Sevda yaşayacak çağım kalmadı.

İlkbaharda hazan vurdu sarardı
Zamansız kar yağdı güller morardı
Sis çöktü üstüne dünyam karardı
İçinde gezecek bağ’ım kalmadı.

Geceler sancılı,gündüzler keder
Geçmeyen saatler cana kasteder
Gurbetin bir günü bin asır eder
Solumdan hayır yok, sağım kalmadı.

Garibim kapımın zili çalmıyor,
Kirpiklerim hep ıslak kuru kalmıyor.
Takvimler umuttan tek gün almıyor,
Hasrete batarım sığım kalmadı.

Bal olsa yiyemem tat vermez aşım,
Kuş tüyü yastıkta ağrıyor başım.
Gözümde tütüyor sılam gardaşım,
Sırtımı verecek dağım kalmadı.

Doğuştan kadersiz bahtsızsın Vural!
Bozulmuyor Hakk’ın koyduğu kural,
Olsan da faydasız cihana kral,
Vuslatla aramda bağım kalmadı.