Yedi Tepe Şehr-i İstanbul
Hiç bu kadar güzel olmamışdı bu kadar sevmemişdim
Senin yokluğun da
Boğaz ne kadar güzel görünüyor
Mavinin yeşilin bütün tonlarını görebiliyorum
Sahile vuran dalgalar bir o kadar coskulu
Martılar gökyüzünden süzülürken
Deniz senin gibi kokuyordu...

Senin gelişinle
Yağmur bile sanki daha naif yağıyor bu günlerde
Damlacıklar yüzümü okşuyor yürürken
Arnavut kaldırımlı taş sokaklar da
Akıp gidiyoruz kıvrıla kıvrıla
Sokaklar senin gibi kokuyordu...

Üsküdar’da Kız Kulesi
Dilden dile dolaşır efsane aşkları
Hero-Leandros,Battal Gazi Tekfur’un kızı
Üzüm sebetinden çıkan yılan hikayesi
Ölen sevgililerin ardından Tanrı’ların göz yaşları
Sevdalar senin gibi kokuyordu...

Laleler
Baharın gelişini müjdeliyor
Lale Devri’ni kıskandıracak görkemiyle
Istanbul gökkuşağı renklerine bürünmüş
Renga renk kırmızı,beyaz,sarı,turuncu
Misk-i Amber kokulu mor Sümbül’ler,Erguvan’lar
Emirgan korusu senin gibi kokuyordu...

Eyüp sırtlarında Pierre Loti
Kırmızı beyaz kareli masa örtüsü
Tahta sandalyesi tavşan kanı çay tadın da
Uhrevi mistik kokusunu soluyorum
Seyrediyorum
Ay ısığı türlü oyunlar oynuyor yakamozla cilveleşirken
Aksin düsüyor Haliç’e
Haliç senin gibi kokuyordu...

Evliya’lar Embiya’lar kıyam da
Ezan sesleri yükseliyor Allah’u Ekber Allah’u Ekber
Sultan Ahmet ,Yeni Cami, Eyüp Sultan ,Fatih Cami şerefelerinden
Mahyalarda adın yazıyor en görkemli renklerle Şehr-i İstanbul
İstanbul senin gibi kokuyordu....

30.Temmuz.2013

___Nuray Çakmak__