3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
962
Okunma
Siz...İz...
elleri çiy kokulu
gözleriyse bakireydi
bir adama tutuldu...
gün geldi gitarına
kıvrak bir çengi oldu...
şimdi toz pembe
bir tomurcuğun
göbeği kadar taze ona
ve kıvrım kıvrım
ve nemli...
ve gizli...
siz..
dolma sarsam gelir misiniz?
bilmem cacığı nasıl seversiniz
sarımsağını bol koysam,
ister misiniz?
dolma parmaklı hanımları sever misiniz?
bana çocukların
umutlu yalanlarından söyleyiniz
örneğin; ’’seni hep seveceğim’’ diyebilirsiniz
biliyorum; siz bundan çok emin değilsiniz
zararı yok,biraz böyle sanabilirsiniz..
benim için bir flamenko geçebilir misiniz?
şaraptan mı titriyor elleriniz?
neredeyse kadehi düşüreceksiniz
yoksa gidenlere alışık değil misiniz?
ben uğrarım arada;
siz hiç merak etmeyiniz..
kendinize çocukların
umutlu yalanlarından söyleyiniz..
yatağınızın üzerini örtmeme izin veriniz
eminim,günlerce
bir İZ görmek istemeyeceksiniz
bu yönden şanslısınız
loş nasılsa eviniz
bir süre geceleri ışığı yakmazsınız
olur biter/siniz...
bana müsade;
mantomu tutabilir misiniz?
mantom orada değil;
uzandığınız sizin ceketiniz...
bir kadın yürüyor,yalnızlığı herkes kadardı
herkesle birlikte yalnızlığı çoğaldı.
yolun iki yanındaki
sonbahar ağaçları
bir vakitler sarı çiçekler açardı...
Seher Duman