7
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
3863
Okunma
Yüzyıllardır aşıklar gözlerini yazdılar
Benimse mezarımı, gözlerine kazdılar
Mıh dendi gözlerine, kabir dendi, ay dendi
Sürmenin dövecinde, benim ruhum çiğnendi
Kaşların gül dalıdır, yaprağı sararmasın
Kırpma o gözlerini, kainat kararmasın
Kirpiğin ulak mıdır beni sana anlatır
Gözlerinin ışığı Kudüs’ü aydınlatır
Yüce Tanrı ömrümü gözlerine mi kurdu
Görseydi gözlerini mecnunlar kör olurdu
Sultan Fatih olaydım kuşatırdım tenini
İstanbul’a değişmem kirpiğinin telini
İsa gibi garibim, gözlerine muhtacım
Süleyman’dan zenginim, gözlerin kral tacım
Kaşların mahkemeyse bakışın ifademdir
Gözyaşın abdest suyum, gözlerin seccademdir
Hak verdim katillere, neden katil oldular
Gözlerine gafletle bakanları vurdular
Gözlerinsiz her anım cinayete gebedir
Gözyaşının damlası katliam sebebidir
Göz çanağın rahlemdir, hatimine dursunlar
Ölürsem cesedimi çapağına sarsınlar
Gözlerin fincan dibi, bakışı kırk yıl hatır
Gözbebeklerin bana, Kâbe’mi hatırlatır
Gözlerinin bebeği tespihimin taşıdır
Tabutumun örtüsü, mezarımın başıdır
Gözlerinin rengini yeşile boyamışlar
Kirpiğinden namluyu alnıma dayamışlar
Cinayet ikliminde göz kırpışın borandır
Gözlerin Kızıl Elma, göz bebeğin Turan’dır
Bir testi olsa gözün, onda sunulsa ölüm
Ben eceli şerbetçe, içenlerdenim gülüm
ve çalındı kapılar, ölüm başıma durdu
Azrail’e ne gerek, beni gözlerin vurdu
Şiir: SERDAR AKKOÇ - (Hançeri)
Kemençe - Müzik: Muhammet KARAÇENGEL
Yorum: Dolunay ÖZER
2010
5.0
100% (9)