Yıllar sonra karşılaşan iki sevgili gibiyiz şimdi,
Biraz pişman,
Biraz yorgun,
Biraz acılı
Ve biraz sevdalı...
Yürekte bitiyordu herşey aslında,
Mesela;
Yürekten dua edeceksin ki kabul olması mümkün olsun,
Yürekten seveceksin ki,
Haramdan uzak olasın,
Yüreğinle, yüreğine gideceksin ki,
Aşkta şüphe olmasın...
Ve yine yakışıklı veya güzel olana değil,
Yüreği güzel veya yakışıklı olana Aşk yakışır...
Açık veya süslü giymekle güzel olunmaz,
Bir kadına yakışan en güzel giysi yanındaki ADAM’dır,
Duruşu, konuşması,
Yürürken ayaklarının ucuna bakması,
İslam kokan tavırları,
Ona baktığında Allah [c.c.] hatırlanandır...
Hani "Aşk yoktur" denir ya,
Peh...
Bunların hepsi birer aşktır aslında...
Yanındaki ADAM bunları ALLAH [c.c.] olan aşkından yapar,
Kadında sadece
Fani hayattaki BAKİ olan [c.c.] emirlerini,
yasaklarına bilen ve uyan kişiye aşık olur.
Aslında bu ikisi içinde geçerlidir...
Hz Ali ve Hz Fatima misali...
İşin aslı şudur;
"Aşk bu dünyada vardır,
Tekr fark;
"Kimi sanatı sever, Kimi sanatçıyı...