1
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
810
Okunma

Sürgünlük günlerimi kederin renkleri kuşanmıştı
Zamanın meyhanesinde kaderin ıslıkları çalınıyordu
Kalbin yazlık meyhanesinde sürgün mevsimi
Yıldız limanları denizin kanserine düşmüş
Zamanın yelkenleri hayal denizine akıyordu
Hicran kahvesi kalbin harmanına zincirlenmiş
Ayın yelkenleri meyhanenin havuzuna düşmüş
Rüyalar gecenin maviliğinde sürgünken
Meyhane masasına akşam güneşi konaklamıştı
Sürgün rüzgârları söğütlerde dinleniyordu
Oyuncak kalpler kalbin kanserini kuşatmış
Kadife gülüşler meltemli rüyalarını saçacak
Hicran mevsiminin kanserine düşmüşüm
Gökkuşağı renkli rüyalar yorgun gülüşlerde
Kır çiçekleri rüzgârın şarkısını söylüyordu
Aldanışın rüzgârları renkli sevinçleri kuşatacak
Zamanın gülüşleri çocuksu sevinçleriyle oynaşıyordu
Yorgun ümitler kalbin sürgünlük heybesinde
Göğün heybesinden yıldız çiçekleri saçılmış
Ayçiçekleri ovanın havuzuna düşmüştü
Rüzgâr salıncağı kalbin meyhanesine takılmış
Sürgün gökkuşakları hatıra fotoğrafıma doğmuş
Bulut sandalları denizin ufuk dalyanında
Firkatin akşamı suyun ışık uykusuna kapılmış
Yakamozlar gecenin makberinde kavruluyor
Lavanta çiçekleri hayalin kanserinde küllenmiş
Gönül kasırgası sabrın beyhude dönencesi
Güneşin yamaçları denizin kalbine düşmüş
Zamanın kanseri özlemin sinemasında uçuşuyor
Aşkın renkleri billur gökkuşağı denizinde
Beyhude duaların sonsuz sürgünündeyim
Sonsuz kederin fırtınasıyla derbeder gülüşlerin