17
Yorum
31
Beğeni
0,0
Puan
2178
Okunma
eskilerden bir zamanmış
babama benzeyen sesler
su(ç)suzdum
bekledim hep seni
ta ki
son ana kadar sevgili...
hangi gecenin göğsünde serkeş sin ey vefa
sinem çatlıyor öfkeden sana
kansız bir cengaver savaşı içim
düşlerim günahın dilinde kör ziyan
dudağı iffetsiz bu şiir kadar derin
yakın bir ölüm kadar sağırsın bana
duymuyorsun
kapatın artık
kapatın gecenin tüm kapılarını
girmesin içime bu kara aydınlık
Melekler sevsin
tarasın saçlarımı
değmesin kirpiği me
O kirli yılgınlık
uykusuzum
bilmem kaç yıllık bir yorgunluk bu içimdeki
kaç asr"ın artığı üzerimde gezinen bu gölge
adım adım takip eder beni gizlice
üşüten bu soğukta ne peki
zemheri aynasında yakar tenimi
kim sarhoş edip çakmış seni göğsüme
yıllanmış ayyaş bedevi
gidiyorum sessizce
düşüyorsun ardıma
ben çöllerde gezinen yalın bir zülal
sen içimde boğuşan güneşsiz melal
çatlamış dudağım göklere değer her dem
y/anan ben olurum d/okunan sen
cansın
c/anımdasın
nefesim ondan mı günah kokuyor ne
ağlıyor umudum Cebrail kanadında
bak işte
Aşk bildiğimi kan ile yıkıyor ellerim hala
sonra sığınıyorum ölüm kokan o güne
dar bir umutla giyiniyorum son kez üstüme seni
Malik tükürüyor öfkesini yüzüme
uslanmıyorum
gözlerim sen içiyor bir Cennet sarhoşluğum da
kirpiğim c/an kusuyor Cehennem sıcaklığında
ve sökülüyor damarlarım bir bir göğsünden
dökülüp şerha şerha ayrılıyorum teninden
sen öte yurda yol alan
ben ateşler üstünde bir dünya kuran
sen hurilerin gözlerinde bir se(l)vi
ben Mağma da ölümsüz sevi
kim yakar hala ülkemin ışıklarını
kim Aşka uyandırır bu şehirleri
devirin yıldızları göklerden artık
katledin Mehtab-ı hadi
vurmasın yüzüme ay ışığı
gerçeğim öldü
MHD