Penceremden dışarıya,
Aşağıdan yukarıya bakan ceviz ağacı,
Gurbet elde yalnıssın,
Saysam dört yıl olmuş hasretsin...


Giderken uğurlayanımsın,
Gelirken selam verirsin,
Başını hafif öne eğersin,
Gören anlar gurbetlik çekersin...


Alsam dallarını ruhuma sarsam,
Her bir dalını ruhumun zincirlerinden geçirsem,
Her bir yaprağını tek tek içime çeksem,
Sen Mis kokulu dostumsun.

Yeşile maviye kahverengiye bürününrsün,
Canım incinse, dallarını seferber edersin,
Sana geldiğimi hissedince hışımla dans edersin,
Anne Şefkati ile kucaklayanımsın...

Rüzgara boyun eğmezsin,
Hep Senle kalsam hiç sıkılmam,
Sen mevsim nedir bilmezsin,
Meyveler elbette döner bilirsin...
Dağ gibi ketunsun.
Hey benim heybetli babam...


Her bir dalında kuş cıvıltısı,
Sen nasıl yaşlanırsın cilveleksin,
Vuslatıma gün sayansın,
Bİlmem ben olmayınca ne yaparsın...


Penceremden dışarıya,
Aşağıdan yukarıya bakan ceviz ağacı,
Gözlerimi kapatır seni dinlerim,
Sen ne güzel bir şeysin..