0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1556
Okunma
Herkesin ağlayabildiği kadar
Benim kafiyelerim ve acılarım var
Sesime renk oldu gözlerinin ılık sessizliği
İçime doğru yağmur çiseler avuçlarından
Ellerin gönlümün gökyüzünü yakalar
Yıldırım düşer; bastığın yer söner
gözlerimin izdüşümünde
Bu kadar ağlamak yakışmadı bana
Satır satır yazarken iç çekişlerimi
Ve akıl terki diyar eyler ansızın
Her kaldırıma sesimi gömer kuru otlar
Yalnızlık en güzel oyuncağıdır gecenin
Sabaha kadar onunla oynar
Ve hiçbir gözyaşında göremediğim derinlik hissiyatı
Kim bilir kaç şairin yavuklusuydu ezelden
Böyle olmazdı eskiden aşklar...
Parmakucumda bitik bir dolma kalem alınganlığı
Kağıda kendi sessizliği saplar
"Acılarımız, kafiyelerimiz kadar..."
5.0
100% (1)