Özlemim var, bir yerlere.
O yerler’ ki,
Yörükler yatağı, Barcın yaylası ve Yelli bel dağları…
Gözlerimin önünde,
Hiç aklımdan çıkmayan, o yerlerde yaşadığım çocukluk anıları…
Ne güzeldi, oralar..
Kekik kokardı, koyun keçi kokardı dağları,
Kıvrım, kıvrımdı yolları…

Hayrandım..
Toros dağlarının yaylarına.
Kekik kokardı burcu, burcu çiçeklerden kokardı oralarda yaylalar
Ve Ağustosta bile buz keserdi oralar
Koyun keçi sürüsünden deve katırlarından geçilmezdi yolları.
Kırlardaki çiçeklerinden yapardı.
Arılar balları,
Mis gibiydi,
Yörüklerin yayıktan çıkma ayranları yağları..
Ne güzeldi, oralar..

Kilimler dokunurdu desen, desen, çadırların önlerinde.
Keklikler öterdi, atlar kişnerdi
Ve ses verirdi uzaktan uzağa, onlara yalçın kayalar..
Ya o buz kesen sular
Nasıl’ da yol alırdı, bir sağa bir sola kıvrılarak çimenlerin üzerlerinde..
Güzeldi burnumda tüten
O burcu, burcu çiçeklerin koktuğu Toroslardaki yaylalar…

Pazarlar kurulurdu.
Davarlar koyunlar kesilirdi,
Kavurma kokusundan geçilmezdi Pazar günleri yaylalar.
Ya o kızlar..
Ya o, yüzlerinden kan fışkıran kızanlar.
Değme mankenlere taş çıkartırdı
Giyinip kuşanıp pınarların başına gitti mi Yörük asıllı kadınlar..

İşte / özlemim var bu yerlere,

10 Mayıs 2013
Ahmet Yüksel Şanlı er
Antalya