Yar dizini memleket bilenin yüreğine,
Yedi katlı gök kubbe her daim gurbet olur.
Çok diyar gurbet gezdim yar ben senin yüzünden,
Çekilen meşaggatin sonunda vuslat olur.!

Uğrunda yirmi yıllık gençliğimi vermişim,
Yirmi yılım yetmemiş kırk yıla erdirmişim.
Kırk birinci yıl sonu yüzümü güldürmüşüm,
Yüzüm güldüren yarim mekânın cennet olur.!

Bu kulunu güldürdün kırk bir yılın üstüne,
Oturtmuşsun garibi yürek gönül köşküne.
Ölüm bile gam değil bakmam artık şekline,
Göz açık gitmeyecek sonu selamet olur.!

Kırk yıllık her mısramda hüzün var gam keder var,
"Yakarış" diyorsun ya benim her duam’da var.
Umut kapısı açık ışık gözlerinde var,
Yudum yıkandım bu gün hayra alâmet olur.!

Gözlerini görürüm bulutların ardından,
Rahmet-i sevgi yağar o göz pınarlarından.
Bu kulun nasiplenir zerre olsa sevdandan,
Zerrece sevgin bana tonlarca rahmet olur.!

Kapı aralığından, geçtim elin elimde,
Gam keder çile hüzün kalmadı yüreğimde.
Yakarış adı verdik bir üst başlık içinde,
Üst başlığın içinde bir gül bin demet olur.!

Gül kokusu kokladım çektim ciğerlerime,
Doya doya seyrettim nakş ettim gözlerime.
Kırk yılın üste kırk yıl devam şiirlerime,
Uç ucuna eklesem yüzlerce kitap olur.!

Sana olan bu sevdam sığmazki dört kitaba,
Yüzüne söylemeye çekinirim hitaba.
Kaç kez hatim indirdim çıktım indin türaba,
İndirdiğim hatimler cannete sırat olur.!

TİRYAKİ kul son duam o sıratta el ele,
Yürümek nasip olsun iki seven gönüle.
Mevlam gül sevgisini bahşeylemiş bülbüle,
Hem dünya hem ahreti Aşk-ı muhabbet olur.!

19 Nisan 2013
00.56
İstanbul