YÜREĞİM GÜLSÜZ KALDI

Karanlığa diz çöktüm, rüyalarda ararım
Meltemlerim yetimdir, şafaklara sorarım
Aldığım her nefeste; hayalini sararım.

Neredesin birtanem, seherim yelsiz kaldı?
Sen iki cihanımsın; yüreğim gülsüz kaldı....

Aşka hüküm verirdin, birden bire kayboldun
Nakış nakış işledim, sen gönlüme kaydoldun
Aradığım adresim, bilinmeyen yol oldun.

Fincanlar boş bekliyor, kahveler falsız kaldı
Sen iki cihanımsın; yüreğim gülsüz kaldı...

Ufkumun güneşiydin, gün seninle doğardı
Saçlarıma kar yağdı, şimdi hepsi ağardı
Sinemde uyuyorken; geceme nur yağardı.

Küllenmeyen köz oldun, ateşin külsüz kaldı
Sen iki cihanımsın; yüreğim gülsüz kaldı...

Işığımdın, şavkımdın; sisle doldu her yanım
Sensizken üşüyorum; sarardı, soldu canım
Kalemim sana yazar, yar oldu bütün anım.

Sensiz sonbahardayım, dalım bülbülsüz kaldı
Sen iki cihanımsın; yüreğim gülsüz kaldı...

Bent vurulmaz önüne, sevgi ile coşarsın
Uzaklarda olsanda satırlardan taşarsın
Adını yad ederim; sözlerimde yaşarsın.

Gel güç ver damarıma; mecalsiz, halsiz kaldı
Sen iki cihanımsın yüreğim gülsüz kaldı...

Gül yüzünü gösterip; çileyi huzur ettin
Yalnızlığı seçmiştim; geç gelip, erken gittin
Mutluluk kaynağımdın, ateşten hasret ektin.

Nehrisevdam kurudu, ırmağım selsiz kaldı
Sen iki cihanımsın yüreğim gülsüz kaldı...

KADİR DURAK

LEBİDERYA

Sevgili sanatseverler, değerli okuyucularım, usta kalemler, gönül insanları kıymetli şairlerim; harf hatalarından dolayı sizden özür diliyorum...