Çocuk omuzlarıma yüklenmiş bir yüktür yaşama hakkım
Çocuk gelinler soluyor ömür tarlasında
Ben gelinciğim ben papatyayım
Zemheri baharımda

Soğuk yüreğim gibi kıpır kıpır sevdam
Gizledim gizlendim ve ardıma taktım seni
Haydi, beni izle ey yabancı
Gördüklerinden utanacak mısın?

Bak çevremdeki dört duvar yalnızlığıma
Yalnızlığımın mabedi gibidir dualarım
Sahi! Bedduaları-mı duymak ister misin ey yabancı
Çocuk su omuzlarıma yüklenmiş acılarıma bak

Bak benim gezdiğim ülkemde yol yok
Yoksulluğum un kokusu sinmiş duvarlara
Tıpkı biz gibi gri renkte Gökkuşağı’ndan yoksun
Biz ki hüzün entarisini giymişiz biz ki ezilmiş iz
Sahi! Sen hangi karedesin ey yabancı

Haydi! İzle beni ey yabancı fukara barakama gel
Dört duvar soğuk sokaklar ürkütmesin narin tenini
Sen zaten bizlerin ruhlarını örtmüş ün tenine
Yüreğin kaskatı kesilmiş insaf mı hı hiç uğramamış ki sana
Ceziry’ de çocuk olmak çok kolay be yabancı
İnanmasan bir günlüğüne değişelim
Sen cezirli ben Avrupalı olayım
Haydi! Elini uzat yüreğime

Mahmudiye düzkaya