Karşı dağlarda
Bir serseri bulut
Güneşe vermiş kendini
Uzatmış ayaklarını denize
Başını koymuş yamaçlarına dağın
Bir tek rakısı eksik allahsızın

Metorolojiye inanırsak
Balkanlardan kopup gelmiş
Ama yutar mı
Kaçın kurrası şair
Bulutu
Yağmuru
Rüzgarı
Avucunun içi kadar tanır
...
-Şimdi sen
Böyle malak gibi uzanmış yatıyorsun ya
İlk bakışta keyfin gıcır
Daha derinden bakınca
Derin bir yara içinde

Sen sus
Ben söyleyim
Şaşır

Daha dün
Bir rüzgarın kollarında savrulurken
Şiirler fısıldarken rüzgar kulağına

Kendini cennette sanırken
Aniden
Bir dağın sapağında
Cami önüne bırakılmış bir bebek gibi
Cascavlak
Kala kalmak
...
"Ah be şairim
Ben bir bulutum
Dün kaybolan rüzgarın daha güzeli
Daha canlısı
Daha azgını
Birazdan tutar koltuk altımdan
Neşeli şarkılar söyleyip
Yıkılırız gülmekten

Sen beni bırak da kendi derdine yan
Ne yağmur olabilirsin artık
Ne rüzgar
Ne bulut

Bir kaç saf bul en iyisi
Anılarını anlatırsın
Çekici olması için de birazcık abartırsın

Mesela
Bir bulutla konuştum dersin
Bulut sordu -ne içersin"
...
Bizim zamanımızdaki bulutlar ağlardı
Şimdikiler fırlama
Avrupa görmüş ibineler



savrulmalar mart 2013