3
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1226
Okunma
sınır gülü
çıkmaz uzaklığın yol kenarı tanığı
kaza kurşununun sevdalı tetiği
biraz hiçlik
biraz gece
birazda özlem katığım
ay doğar kekri tadıyla
an gelir mavi sesiyle türkülerini söyler su..
yatağımın ucu yanık kokusunda / üryan
sigaram zehrini bırakır
içimde seyrü sefer adın
şehr_i sınır da aklım
aç mısın ?
meriç kıyısında
ikindi vakti kahve tadı
koşuşturmaları aşkımın
sıra sıra geç kalmaların hani / ağlamaklı...
uyanan ne benim sabahla
nede sen sevgili
tüm çıplaklığı ile özlem değil mi ?
hicaz sesiyle
bir sınır çiçeği açıyor sevgili ...
ansızın kanıyor dört yanım
yüzünün aydınlık kıvrımlarında
umudu acıtıyor yüreğimin anlamsız telaşı
sokak başı lambalarında gözlerim
hani gelişinle sönecek gece bilirim...
pencereyi açamam
korkarım her damlasında yağmurun
düşeceksin diye gözlerimden...
şehir topuklarına kadar aşka bulandı şimdi
bilsen ne kadar arsızlaştı düşlerim
kendimden utandım
hoşuma gitse de titreyişim...
kırmızı yazdım adını
yüreğime şifreledim
hani gelirsen
bu gece gel...