5
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1285
Okunma

Sakın dokunma acının parmak uçlarına
hiçlerin trenleri her zaman ağıt yüklü be asaf
ve yok oluş yüksüktür acının parmak uçlarında
sakın dokunma acılarıma
kül kül dökülürüm gözbebeklerine
ve hüzüne boyarım tüm gökkuşağını......
ben bir bulutum umut yüklü sağ benden asaf....
pul pul dökülmemi istemiyorsan zamanın yapraklarından
yağdır beni o zaman toprak koksun bereket asaf
ve bu gün cumartesi ertelenen tüm düşlerin çıkınındayım
at omzuna asaf
haydi ne duruyorsun asaf
beklemez umuda susayanlar yağ bulut bulut asafff
bak ellerim yüreğim gibi kurudu
haydi dol yüreğime asaf
sahi neredesin bu gün asaf gün akşama döndü
bekleye bekleye ağaca döndüm
portakal ağacına
dalımda ölüm çiçek açmakta
ya sen umudununu nereye sakladın asaf
söyle hangi sırlı sayfadasın
önüm arkam sobe bak kafayı sıyıracağım asaf
hala gribin en koyu deminde demlenmekteyim
ateşim alev oldu yoksulun donan parmaklarında dilimde tüy bitti asaf sen hala dönmedin
sahi cumartesileri tatile mi girdi asaf umutlar ertelen dimi
umutlar ertesi-mi cumartesi bitti pazara girdik be asaf
bu gün tatil ettim tüm hükümleri
ve şimdi şimşirden huni geçirdim başıma
ve kendi kendime gülmekte tüm imgeler
ve peşime taktım asaf tüm dizeleri
ve yaktım ruhumun tüm gemilerini
sakın dokunma acının parmak uçlarına
dağılırım asaf kül gibi
Mahmudiye Düzkaya
5.0
100% (10)