7
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1766
Okunma
sağırlaşmış duygular
yabani otlar bittiyor tabanımda
hiçe sayılan emeğin
dibi delik bir kuyu misali boşlukta
yitip giden değerlerin
ardından baka baka
ömrüm yazılıyor
sokaklarına, caddelerine
parklarında soluklanıp
hızla büyüyen semtlerinde
ağzım açık kayboluyorum
çift dikiş geçiyorum okullarından
ayak izlerimi paket taşlarla dizili
yokuşlarında bırakıyorum
metrobüs, otöbüs, dolmuşlarında
tren istasyonlarındaki kalabalık bekleyişlerin yerlisi
yalana boyanmış binaların
küskünüyüm
gündüz gizli hayatların
bin bir çeşidine yetemeyen yüzler
gömülü tarihiyle yüzleşemeden akıyor
surlara hüzün çökmüş
alınları İstanbul çizilmiş balıkçılar suskun
kuşlar cami avlularında
anılar erguvan mevsiminde konuşuyor
Ömrüm İstanbul ’da
5.0
100% (8)