bazan en olmadık zamanda bir göz bir sıcak gülüş, dokunur yüreğine
en umulmadık yerde sevgi akar içine
insan inanır inanmak ister tutulur birine,
sözler verilir gerekli gereksiz cümleler sarf edilir,
... yürekler fet edilir
sonra da kiminin dilin de aşk,da sevgi de sakız olur,
mevsimler gibi değişir
toz pembe dünya hazan olur
yürek aşk ateşin de yanar
diz bağları tutunacak dal arar
gözlerin feri gider göz camı sis tutar,
buğsu akar güneşe
artık yaydan çıkan ok gibidir her cümle
için de bir kuş ku vardır kime baksan inanmazsın
böyle de kuşku ile yaşıyamazsın sen,
ey şu fani dünyanın gam yüklü dilberi
aynı kader yollunda
kayalara vurdu tenimiz
bir güneş gibi gülüşlerimiz
ardına sakladığımız dır hüzünler,
sakla avcunda yüreğimi
görmesin eller
şu sen akan kanları
biraz anla
elini uzat
muhtacım sana
seni seviyorum ben
bu aşk
şu mevsimler gelip geçici değil,
günler gibi değişkende değil,
bir ömür gibi de bitici değil
her şeyin sonu vardır amma
nar gibi yüzün ateş için de
dudağın kor kor
sen gibi
bende
susamışlığın
sonsuz ateşindeyim

irfan Kökten,