6
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1307
Okunma
tınısını kaybetmiş sevdaların
hüsran sokaklarında, hüzzam makamından
çalgıların çığırtkanlığına, tıkanmış ise kulaklar
ya, susmalar yeğ kesmiş ise dillerde
ya, beyhude yaşanmış ise o baş dönmeler
sevişgen heceler dökülmüş ise allı, yeşilli, morlu, alacalı
hangi telden? Hangi dilden? Hangi renk mürekeplerden?
yazılmış ihanetin.
Şu gönül meşkte mi? Sanırsın!
doğum sancılarında kelimeler
yürür duvarlar yürür, üstüme, üstüme
bilmem hangi zindan zebanileridir şu gelen üstüme
ya gönülde koşturan tayların,
toz bulutları kalkıpta konuşmaz mı? Sormaz mı?
Karadeniz gibi kabarmış, yürek dalğalarım,
ardından sormaz mı?
sırtımdan yediğim, hançer yaralarım sızlamaz mı?
Çalmaz mı şarkılar? ... Hüzzam dinlenmez mi? ...
Bülent Baysal
5.0
100% (4)