2
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2282
Okunma
Kayserili usanmış köyünde iş bitince
Heybesini yüklenmiş sabah horoz ötünce
Karar vermiş ram olmuş kısa bir seyahate
Binmiş kara trene ermiş biraz rahata
Yanında arkadaşı bir bilge profesör
O ise dünyalardan bihaber cahil-i kör
Selam kelamdan sonra koyulaşmış muhabbet
Zaten öyle olmasa yolculuk bitmez elbet
Bir ara profesör komşusuna takılmış
Siz Kayserililerde akıl bitmez akılmış
Öyledir namımız var zeki derler bizlere
Su verir can katarız su dolu denizlere
Pekâlâ, öyle ise yarışmaya var mısın?
Bakalım zeki misin yoksa bir naçar mısın?
Olur, lakin ben cahil sende profesörsün
İsterim yüzde doksan, seni yüzde on görsün
Prof kendinden emin kabul etmiş teklifi
Düşünmüş ki bu cahil mertek bilir elifi
Bana söyle bakalım üçayaklı bir hayvan
Şu aklını ölçeyim seni bileyim civan
Düşünmüş Kayserili çıkamamış içinden
On lirasını vermiş ve uçmuş sevincinden
Şimdi, demiş de bakim neymiş üçayaklı şey
Profesör şaşırmış ne dese durmuş epey
Ver demiş doksan lira bak sende bilemedin
On aldın doksan verdin ağladın gülemedin
Bu zekâ karşısında prof dilini yutmuş
Kayserili sevinçle gurbet yolunu tutmuş…
Salih Yıldız…25.11.2012
.
5.0
100% (4)