5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
932
Okunma
Depremler böler sanki tüm yaşadığım geçitleri,
İlk başta çocukluğum,
Kahvaltı sofralarımız,
kızarmış ekmek kokusunda coşkuyla uyandığımız,
Sonra okul yıllarımız,
Kah gülerek kah ağlayarak adımladığımız,
Başarı ve başarısızlıklarla omuz omuza,
O Maksem bayırında…
Sonra,
kızımla ilk bakıştığımız an hastane odasında,
İlk anne deyişi bana,
İlk karnesi
Bana getirdiği,
kollarıma koşarak.
İlk ayrılığımız hasretin kucağında onunla...
İlk fotoğrafımız,
elimizde kırmızı güller doğum günü kutlamalarında.
Oğlumun bebek ünitesinde,
Benden uzak yattığı o on gün değer bakışlarıma,
Kuvözde yattığında,
Sanki hiç kavuşamayacakmışız gibi,
Sessizce ağladığımda,
Doktorun omzuma dokunuşu,
Hayır, metanet gerek şimdi kendine gel, çocuk olma!
Deyişi hala kulaklarımda…
Depremler böler sanki beynimdeki tüm geçitleri,
Nasıl da yaşamışım yıldırım hızıyla sanki,
Koskoca bir ömrün basamaklarını…
Depremler ardı ardına,
Talan ettiler ansızın çay sefalarımı,
Hepsi yaka yıka gelip geçtiler birer, birer,
Bir parça benden bir şeyleri söke kopara,
Gelip geçtiler artçılarsa ardı ardına,
Dokuz onluk bir şiddet,
yüreğimdeki uğultularda,
Depremler gelip geçti,
Çayımın demine karıştı toz bulutları,
Beni bir adım daha geçmişe taşıyarak,
Gelip geçtiler bakışlarımdan
Işık hızıyla…
23.11.2007 12:24:48