Güzgülleri tomurcuğa durunca,
Yeşillenir Tezköyü’nün bayırı.
Çelik-çomak oyununu kurunca,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Fakılıgızı’nın Omar osmanı,
Bir çift öküz ile sermiş harmanı.
Çelik oynamayı isterken canı,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Küflüoğlu’nun Aziz dimdik duruyo,
Çeliğe deyneği yavaş vuruyo.
Dönmüş arkasına bir de soruyo,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Hacıveli’lerin yorgun Basiri,
Uykusu mu var ki durgun Basiri.
Başdeynek olmuş da gurgun Basiri,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Mustulu’nun Gadir sıra bekliyo,
Cigarayı birbirine ekliyo.
Arada bi deyneğini yokluyo,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Deli gönül hevesini aldı mı,
Eski günler hani nerde kaldı mı.
Cıbır abdil torununu saldı mı,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Mustuğun Fakının Gadir geliyo,
Bu oyunu ta güccükten biliyo.
Üşümezin Üseyin de gülüyo,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Toplanıp gelmişler kısa sürede,
Omar osmanların Ali nerede.
Dandın’ın altında çimmiş derde,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Sallanıp geleni sorarsan Tezli,
Fakılıoğlu’nun Yusuf’un Fazlı,
Oyuna girmiyo ne aman nazlı,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Kör Sülüğün torununu görmedim,
Emin’in Hacıyı hayra yormadım.
Nasıl olsa gelmez diye sormadım,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Azrail honga’da bilirsin tekdi,
Giden dedesi de zor gelecekti.
Hakem Yusuf Demir çok çile çekti,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Hoşafoğlu Halil resim çekiyo,
Güne karşı durmuş bozuk çıkıyo.
Fakıl’oğlu İlyas türkü yakıyo,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Ebe taşı başdeynekten aralı,
Mortuğun Fakı’nın Gadir yaralı.
Basiri der bu oyunun kuralı,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Omarosman der ki yaşlandık gayli,
Eskisi gibi olsaydık bayli.
Şimdi dans ettirir gülerdik hayli,
Neşelenir şehitliğin çayırı.

Şimdi Körüstenlik mahzun duruyo,
Dede’nin düzüne kimler varıyo.
Kardelen de Fakılı’ya soruyo,
Neşelenir şehitliğin çayırı.


.................................kardelen26.............................