2
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2451
Okunma
Affet / seni daha fazla yaşatamadığım için.
Bir ekim sabahıydı
Uykusuzluğumu gözlerimde delik deşik ettiğim.
Yüreğimin tüm coğrafyasına
Dikiş tutmaz bir yara bıraktın.
Kapanmaya yeltendikçe pervazlanıyor
Yokluğundaki ince yorgunluklarım.
Soğuk ellerinde bir can aradım,
Sağına devrilmiş yüreğini kaldırdıkça
Sen başını toprağa çevirdin…
Gitme dedim,
Gittin...
Gece yarıları pencerelerde seni beklerken
Evimizin demir kapısını çeviren o anahtar sesiydi
Beni ayakta tutan.
Her an seni kaybetme korkusunda
Göğüs kafesindeki her bir nefes alış
Bir Cennet hazırlığı kadar büyüktü yürek derinliklerimde
Yokluğundan arta kalan fotoğraflar bile avutmuyor
İçimin kurdeşen yalnızlıklarını.
Öyle çoğul bir yokluk bıraktın ki senden geriye,
Hiçbir harf anlatamadı
Seni omuzlarımda taşırkenki acıyı
Ellerimle seni toprağa verirken
Düştüğüm hiçbir kuyudan çıkamadım hâlâ.
Sensizliğin koca boşluğunu anlatırken
Yetim düştü cümlelerim ayak ucumda.
Geleceksin sanmıştım oysa.
Kapanan o kapıdan yeniden
Döneceksin sanmıştım.
Gözlerim hep o kapıda.
Gelmedin henüz..
Hâlâ içimde bir umut…
Geleceksin değil mi?
Geleceksin!..
Şimdi bir cümlelik yokluk kazdım yüreğine.
Suskunluğun bana yaşarken musalla.
Ve affet baba,
Seni daha fazla yaşatamadığım için.
Ellerimde son nefesini verirken
Toprağa koşmana izin verdiğim için
Affet!
Tahta arabalı çocukluğumda
Sıraya dizilmiş binlerce ıslak şiir.
Yokluğunu aramakta uykusuz kalmış uykularım.
Ve en çok ne acıtıyor beni biliyor musun baba ?
Uzun zamandır memleketime yağmur yağmıyor.
Gök yarılsa,
Dereler taşsa,
Bardak boşalırcasına
Bir yağsa…
Avaz avaz gözyaşlarına boğup gözlerimi,
Çığlık çığlığa ağlayacağım.
Yokluğuna bir gök ağlayacak,
Bir ben.
Affet beni baba!
Sana gelemediğim için.
Seni çok özledim baba.
Bir çağırsan diyorum,
Koşa koşa gelirim sana..
13 Kasım 2012
İsmail Sarıgene
5.0
100% (2)