0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
990
Okunma

gözlerinden yüzüne yayılan gülüş
cennetime açılan sıratttan dar bir patika kaf artığı
adalı mağrur gökyüzü
taşralı deli dalgalı köpük köpüğe kara derili deniz
kasabalı gümüş kanatlı aksak bir garip martı...
bir ses çok uzaklardan
dudaklarından dudaklarıma dökülecek kadar yakın
aralasan dudaklarını
öpüş olacak sıcacık ağzından dökülecek kırıntılar
harf harf seviş hece hece sevinç...
avuç içi kadar şehir
koca çöl ortasında kayıp kasabalı martı
içinde amansız fırtınalardan koptun
ilmek ilmek içimde düğümlenen hiçliğime dolaşık...
yanmışlığım
bitip tükenmişliğim
yutkunurken sensizliğe susmuşluğum
renklerini yitirmiş gökyüzüm yitik o martı kayıp...
mavilerim çalınmış pusulasız ayağı kırık
kasabalı bir martı unudun yönü yok...
özlemi kaldır omuzlarımdan
sensizliğin boşluğundan sevdam gözü yaşlı bakar
kanatlarına abanmış kapkara gökyüzü
hasretle çırpınır nefes nefese kasabalı martı
gel dokun
parmak uçlarına sığınmış sıcakla buz kesmiş yüreğine
nefes almıyor uçmaya takati yok
çığlıkları kayalıklara asılı kalmış yok artık o martı...
Hasan ODABAŞI
5.0
100% (4)