0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
920
Okunma
De ki
Devinirse sızı,
Yara depreşir derinde
Issızında talan yüreğin
Bilinmez yolcudur çünki..
Hal müşkül
Çetrefil, alangirli..
Susarsan,
Pınar yolunda
Tam da inecek zaman dereye
Yürek yangısı söner mi
Susarsan, sus da
İçrek mi konuşmalı ille de
Bürüsün duman
Kar yağa da
Kapana yollar
Hiç olmazsa..
Çoktan bozdu bağı bağban
Çil üzüm heder,
Dökülgen..
Dımışkı, karakabarcık
Sevdiğim hönüsü
Savurdu taman rüzgar
Saçaladı..
Kuşlar da döndü..
Ellerinde hangil
Su getirir pınardan yayla kızı,
Suna döşlü allı gelin..
Üçetek zubunlu
Gutnu tuman..
Cılpalanır hangilde su.
Başı dumanlı yine de
Sevdadan yana
Karacaoğlan illerinin
Yolu çamur..
Çıkagelir ferman
Yöreplere saraydan
Hüküm ki
Taife-i Yörükan
İne, düze yerleşe..
Kırılsa da sıtmadan
Değildir umrum..
Ve dadal dadal bağırır yiğitler,
Dağlar bizimdir..
Islah olunur asiler
Beri geçesinde Asi’nin.
Ve Islahiye denir adına
Ol nedenden ötürü..
Zorba yengiyle döner kışlasına..
Hep vardı sevgi kıtlığı
Bu topraklarda..
Zulüm de öyle.
Likya’nın
Işık ülkesinin yani
Kalın surları bundan oluptur..
Uçurumlarda
Kartal yuvası da..
Çünki siyeç
Bahça bağadır.
Korusa da yada yabana
Duldalasa da
Sevgidir esası,
Adamı adam eden..
Kıl çadır yeterdi bize..
5.0
100% (4)