0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1356
Okunma
Bir vardı bir yoktu..
Bir yoktu bir çoktu..
Güz sonu, kış ağzıydı
Dönmüştü kuşlar güney geçesine, göçmendiler, göçerdiler
Ve beş vardı zemheriye on iki geçerken son bini
Yani yedi asır önceden
Yani kırk ışık yılı ötedendim
Bilemedim kimdim neydim
Kimdi o kim,
Bilemedim kimdi gelen..
Erdiğimde dört vardı orta yaza
Erdiğimde sona eriyordu harman
Eriyordu dorukta buz, dağda kar
Eriyordum..
Yaylaydı zaman erdiğimde,
Kelebeğin ışığa gelmesi gibi erdim
Döne döne tutuşup yanan pervane gibi..
Kanadın yanar demişti bilge..
Bilse de sonunu pervane,
Yani yansa da ışıktan, mecburdu ışığa , üşürdü ışıksız..
Ve yanmalıydı belki de , üşümektense ışıksız
Bir anlamı da buydu ışığın
Bir vardı bir yoktu
Bir yoktu bir çoktu
Ben kimdim bu masalda
Kimdi o kim
Kimdi gelen
Bilemedim..
Dağ susar, çöl susar, ağaç kurt kuş susardı,
Susardım.. susurdum..
İçtikçe susuktum, susudukça içtim acıyı
Ve günlerin sonunda
Saat, son bini on altı geçiyordu,
Yani dört saniye olanca ömrü
Yine aynı günüydü harman ayının,
Yine dört vardı orta yaza..
Çöl ortasındaydım açtığımda gözlerimi
İki yüz aldı elden
İki yüz yedi bağı
Üç yüz kaldı
Kim bilir
Hangi gerçeğin yalanıydı söz
Hangi gidenin kalanıydı gelen
Hangi yolun çıkmazıydı bu sokak..
Kim bilir
Hangi çiçeğin açmazıydı diz boyu ayrık otu
Hangi kepirin çorağı,
Hangi çorağın kıracıydı bu yazı yaban
Sürü otlatırdı Karyalı çoban Aksivri eteklerinde
Çil cerenler gezerdi o vakitlerde,dağlarda,
Su içerdi pınardan maral
Büyük bir yanılgıydı devir devran..
Ve devrildi koca bilge Patara yolunda
Giderken Pınara’ya, yani geçerken Xantos’dan
Son yaz ortasında..
Eylüldü,
Yayla çöle durmuştu çoktan
Çöl toza, dağ dumana
Ve ova toza talaza
Şimdi yeller eser yerinde..
5.0
100% (5)