Boşuna düşünme, kendini yorma,
Sen benim halimden anlayamazsın.
Diyeceğim şu ki hiçbir şey sorma,
Sen benim halimden anlayamazsın.

Kilim parçasını yaptın mı yorgan?
Omzunu üç yerden kesti mi urgan?
Ben havyarı bilmem sen de ısırgan?
Sen benim halimden anlayamazsın.

Sen yavrun sırtında ekin biçtin mi?
Sen tarladan gelip bulgur seçtin mi?
Sen acı gözeden hicran içtin mi?
Sen benim halimden anlayamazsın.

Ben de bir gemi var yalnız gam taşır,
Birazdan limana gelir yanaşır,
Yaklaşma tecellim sana bulaşır,
Sen benim halimden anlayamazsın.

Şifayı ararken kızıl zehirde,
Yılana sarıldım kaç kez nehirde,
Ben köyde büyüdüm sense şehirde,
Sen benim halimden anlayamazsın.

Sen darbe yedin mi esen yellerden ?
Sen yara aldın mı pembe güllerden?
Sen yalnız geçtin mi ıssız çöllerden?
Sen benim halimden anlayamazsın.

Üstümde nevresim, altımda hasır,
Pabuçlarım yırtık, ellerim nasır,
İşte böyle geçti tam yarım asır,
Sen benim halimden anlayamazsın.

Fikret CENGİZ