5
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
894
Okunma

yirmi ocak
bindokuzyüzonbeş
akşamüstü astuci köyü
zeliha anne tandırın başında
nur yüzlü elif kucağında
henüz bir yaşında
gülücükler saçıyor etrafa
buram buram
yayılmış tüm odaya
sıcacık ekmek kokusu
karşıda kocası Kemo
mutlulukla ailesini
seyrediyor
bir yandan da
tellendiriyor
sarma cigarasını
birden büyük gürültü
tahta kapı
yerle bir
evin dört bir yanı
ermeni vahşisi
aldılar kucağından yavrusunu
zeliha annenin
attılar
kızgın tandıra
sonra çıkardılar
yanmış cesedini yavrunun
ağzına dayadılar annenin
al yavrunu ye diye
direndi zeliha
tükürdü suratına
ermeni vahşinin
deliye döndü ermeni
soktu bacağını tandıra
zeliha annenin
yaktılar etini ağır ağır
kollarında kömür olmuş yavrusunu
sımsıkı sardı göğsüne annesi
bıraktı tandıra kendini
elletmedi vahşiye bedenini
tezek yığınları
duman tütüyor
içinde körpe vücutlar
elele, koyun koyuna çocuklar
çocuklar yanıyor
çayırlar, buğdaylar yanıyor
tavuklar, koyunlar yanıyor
astuci yanıyor
atlarının terkisinde
genç kızlar,gelinler
gülüyor vahşiler
tata, tata ,tata
kurşunlar sıkıyorlar
astuci göklerine
zaferlerini kutluyorlar
(Not: Astuci Van-Özalp’e bağlı bir köy.Yeni adı Tepedam)
5.0
100% (6)