29 Ekim bir milletin esaret zincirlerini
Kendisine vurulmak istenen prangaları
Bu vatan, bu topraklar benimdir dediği
Tarihlere sığmayan şahlanışın, var oluşun
Dosta, düşmana haykırdığı sevinç ve mutluluk günüdür...



29 Ekim bir tarafta altı delik potini, sırtında yırtılmış urbası
Bir tarafta kollarında bebesi, sırtında top mermisi
Yedi düvele karşı koyan göğsündeki imanı
Hiç bir zaman elinden düşürmediği Kur’ anı
Şehitlik benim için düğün dernek diyen
PEYGAMBER ocağının MEHMED’ i, MEHMEDCİĞİ...



Süngüsünü kalem yapmış, kanını da mürekkep
Çantasında bir dilim kuuru ekmek
Onu da düşmanıyla paylaşan, yarasını saran
Düşmanı da olsa, ona dost elini uzatan
Göğsündeki imanı,elindeki KUR’AN’ ı ile yıkamadığın MEHMEDCİK...



Duruşundaki sertlik,yüreğindeki mertlik
Seni sen yapan damarındaki kan, asaletindeki insanlık
Erinden paşasına, gencinden ihtiyarına
29 Ekimler onlardan mirastır bize
Her 29 Ekim’ de o günleri milletçe yaşarız yine...



Yok olacak dediğin millet, bu gün dimdik ayakta
Çoğunuzdan da üstün, esaret altında değil
Hasta adam dediğin milletin önünde el bağla, eğil
Benim neslim, tarihim belli, seninki değil
Millet olmanın verdiği gururla seninkini sormuyorum...

*

29 Ekimler bir MİLLET’ in haykırışı, dirilişi, varoluşudur
Dünya tarihindeki yerini her zamanki gibi gururla almıştır...



Mustafa UZ

(0546) 801 73 99