Ağlıyor musun badem ağacı ?
yanılıyor musun sende benim gibi her kış ?
Bak kara dönüşüyor yine
küçük bir yağmur damlası .
Delisin !
Hatta çocuksun sen
ve biliyor musun ?
Beni darmaduman eden bişeysin ...



Sevdiğin her aklına düştüğünde
benim gibi buz kesiyor mu ellerin ?
Olur olmaz şeyler yanağında duruyor mu yine ?
Boşuna değil acıması dizlerimizin
bizi ıskalayan üç beş yaramaz sözcük ,
canımızı sıkan
bir avuç yazı hepsi bu .



Her yanılmamızda faili mutlak kendimiz olan
bir suçlama bunun adı .
Zarfsız mektuplar yollamak olmayan kişilere
yada
elleri cebinde ıslık çalmak bu .
Hiçbir şeyi umursamamak ,
dilinden düşmeyen şarkıların hepsini çöpe atmak belki de .
Bıkıyor ne de olsa insan
kuşların kanadına takılıp uçmak istiyor .



Bu aralar
hayattan elimi eteğimi çekesim var .
Anlamsız gidişlerin en büyüğünü
deneyesim var hatta .
Sorularıma küsen gereksiz cevaplar buluyorum her gün
kırılmış mıdır ki dalları ?
Bahçemdeki erik ağacının ,
bu poyrazın derdi ne ? Anlayamadım ...
Deli ediyor beni !



Kaç keşke biriktirdim şiirlerde bilmiyorum .
Her defasında yandım ,
yanıldım !
Biliyorum son zamanlarda
senide şaşırtan bişey oldum .
cevap arıyorsun değil mi gitmelerime ?
Ve her arkadaştan kolay mıdır vazgeçmek ?
öğrenmek istiyorsun
ben sana ne deyim ?
Sana şimdi ne söyleyim ?
gittiğimden beri
tek dileğim kendine iyi bakabilmen
sanırım o da
bu günlerde mümkün değil .



Ağlıyor musun badem ağacı ?
Yanıyor musun sende benim gibi her kış ?