0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1019
Okunma
taş boncuktan
kolyeleri vardı kadınların
sihirden büyüden
renk renk boyalar sürerlerdi saçlarına
kibelenin önünde yatıp uyurduk
de ki Mustafa’yım ben
cihan padişahının oğlu
de ki Atila’nın zehirli çarşafı
yollardan
izlerden geçtik
populasyonun kurası gibi
ana düştük
gözdük gözleyendik kimi vakit
karanlığın içinde
aydınlığında gördük gerçeği
sevdik sevdalandık ışığına
ölümsüz aşk için ölmeyi seçtik
öylesi bir aydınlığın içinde bul beni
çocukluk düşlerimin arkasında
kendimi seyredeyim
sırrımı bir tek vefalı balıklar bilsin
bir olalım aşkın içinde
orada sevişelim seninle
zamansız duraksız
aydınlık olalım